Cumhurbaşkanı Gül Diyarbakır'dan Türkiye’ye Seslendi: “Türkiye Cumhuriyetinin Resmî Dili Türkçedir”
Yılın son iki gününü vatandaşların yoğun sevgi gösterileri altında Diyarbakır'da geçiren Cumhurbaşkanı Gül; “Sorunları ideolojik, etnik, mezhebe dayalı veya yanlış siyasi terminolojilerle çözmeye kalkarsak, milletin içerisinde şüpheler uyanır ve çözüm zorlaşır” dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çeşitli temas ve incelemelerde bulunmak üzere Diyarbakır’a iki günlük bir ziyaret gerçekleştirdi.
Diyarbakır Havaalanı’nda ve valiliğe gelişi sırasında, halkın yoğun ilgisi, sevgi gösterileri ve güllerle karşılanan Cumhurbaşkanı Gül, valilikte yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı olduktan sonra Diyarbakır'ı ikinci kez ziyaret ettiğini hatırlatarak, ilk ziyaretinin, Cumhurbaşkanı seçildikten hemen sonra bölge illerini kapsadığını ve kısa bir ziyaret olduğunu belirtti. 2010'un son günlerine rastlayan bu ziyareti yapmayı uzun süredir arzu ettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, “Bugün ikinci kez Diyarbakır'da olmaktan gerçekten büyük bir memnuniyet duyuyorum'' dedi. Cumhurbaşkanı Gül, valiliğin ardından garnizon komutanlığına da bir ziyaret gerçekleştirdi.
“TÜRKÇE ORTAK DİLİMİZDİR”
Cumhurbaşkanı Gül daha sonra Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Gül burada yaptığı konuşmada, “Son günlerde çok tartışılıyor. Bunu doğru mecrasında koymak isterim. Türkiye Cumhuriyeti'nin resmî dili Türkçedir. Bu böyle de devam edecektir. Ayrıca devletin ve kamu kurumlarının dili Türkçedir. Ortak dilimizdir, ama şu da bir gerçektir ki; halkımızın içerisinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları arasında farklı farklı dilleri konuşan vatandaşlarımız, yörelerimiz vardır. Burada nasıl Kürtçe konuşuluyorsa, başka yerlerde Arapça konuşan vatandaşlarımız var. Sayıları azalmış bile olsa gayrimüslim vatandaşlarımızın konuştuğu diller var. Bunların hepsi de bizim dilimizdir, hepsi bizimdir. Zaten Anayasamızda kültür mirasını korumak diye bir görevimiz de vardır. Bunların bir kısmı kültür mirası, bir kısmı yaşayan miraslardır. Dolayısıyla bu çerçeve içerisinde, bütün olaylara gayet sağlıklı bir şekilde bakmamız gerekir, bütün bunları bir zenginlik olarak görmemiz gerekir” dedi.
“DİYARBAKIR TARİH BOYUNCA ÖNEMLİ BİR MERKEZ OLMUŞTUR”
Tarih boyunca Diyarbakır'ın gerek ticaret gerekse medeniyetlerin gelip geçtiği, çok büyük kütüphanelerin kurulduğu, ilim adamlarının, din adamlarının yetiştiği merkez olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, “Bugün için de Diyarbakır çok önemlidir. Bugün de yine Türkiye'nin her zaman gündemindedir. İnanıyorum ki çok daha fazla gelişecek, kalkınacaktır. Her yöremizin kendisine has özellikleri vardır. Türkiye büyük bir ülkedir. Biz büyük bir milletiz. Bu büyük millet içerisinde farklı farklı özelliklerimiz, övündüğümüz zenginliklerimiz vardır” dedi.
“HEPİMİZ TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN EŞİT VATANDAŞLARIYIZ”
Cumhurbaşkanı Gül, Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) incelemelerde bulundu. Organize Sanayi Bölgesi’nde iş adamlarına hitap eden Cumhurbaşkanı Gül, “Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti’nin eşit vatandaşlarıyız. Hepimiz bu büyük milletin mensuplarıyız. Bu büyük milletin zenginliklerini ihtiva eden unsurlar vardır, tabii ki. Bunların hepsiyle de övünüyoruz. Ama hepimiz bir milletiz. Büyük milletler olunca bunun içerisinde tabii ki farklılıklar olacaktır. Bu farklılıklar daima zenginlik olarak görülmüştür. Bundan sonra da zenginlik olarak göreceğiz” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’de, farklı diller konuşulduğu, sosyolojik farklı gerçeklerin, dinî anlayışta farklılıkların olduğu bazı yörelerin bulunduğunu hatırlattı ve bunların hepsinin Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olduğunu vurguladı.
ÇÖZÜM: “DEMOKRATİK STANDARTLARIN YÜKSELTİLMESİ”
Cumhurbaşkanı Gül, öncelikle bu anlayışın esas olması gerektiğini vurgulayarak, ondan sonra da bu ülkenin sorunlarını çözmenin herkesin görevi olduğunu belirtti. Tüm bu sorunlarının çözümünün Türkiye’nin topyekûn demokratik standartlarının yükseltilmesi ve en gelişmiş demokratik ülkelerdeki hukuk ve demokratik standartlara kavuşmasıyla mümkün olacağını belirten Cumhurbaşkanı Gül, “Bu Kürt meselesi olabilir, bu din-devlet ilişkisiyle ilgili meseleler olabilir, bu meseleler farklı farklı ortaya çıkabilir. Bunlar bizim meselelerimizdir. Ama biz bunları demokratik standartlarımızı yükselterek çözeceğiz. Eğer biz bu problemleri ideolojik, etnik yapılar, mezhep yapıları üzerinden ve siyasetle çözmeye kalkarsak ve eğer şiddet girerse, terör girerse, silah girerse, kan girerse biz o zaman kendi bünyemizi zayıflatmaya ve halkımıza zarar vermeye başlarız. Onun için kesinlikle silah, şiddet, terör, bunlar gündemimizin dışına olacak” dedi.
İŞ ADAMLARINA DİYARBAKIR’A YATIRIM ÇAĞRISI
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasında, Diyarbakır’a yatırım yapılması konusunda, başta Diyarbakırlı iş adamları olmak üzere tüm Türkiye’deki iş adamlarına çağrıda bulundu. Diyarbakır'ın tarih boyunca büyük potansiyele sahip olduğunu ve çok yatırım yapılması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, kentin Orta Doğu'nun en büyük merkezlerinden biri olduğunu söyledi.
“BU ŞEHRİN GÜZELLİKLERİNİ GÜNDEME ÇIKARTMAMIZ GEREKİR”
Cumhurbaşkanı Gül, Diyarbakır Valiliği’nce düzenlenen akşam yemeğinde yatırımcı iş adamlarıyla bir araya geldi ve onlara plaket verdi. Yemekte yaptığı konuşmada, Diyarbakır'ın adeta bir açık hava müzesi niteliğini taşıdığını, bu güzelliklerin değerinin iyi bilinmesi gerektiğini işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, bununla birlikte kentin sadece siyasetle gündeme geldiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, “Diyarbakır'a gelmeyen insan zanneder ki burada sokaklarda gezmek tehlikeli. Zanneder ki buraya gelince sokağa çıkılamaz. Zanneder ki burada iş yaparsanız zor. Bu gerçekten çok yanlış bir imaj. Anadolu'da bu kadar gelişmiş caddeleri, bu kadar geniş, imarı bu kadar düzgün çok fazla şehir yok. Parkları ile üniversitesindeki büyük kampüsü ile bu şehrin güzelliklerini gündeme çıkartmamız gerekir” dedi.
“HUZUR VE BARIŞ OLURSA DAHA ÇOK YATIRIM OLUR”
Cumhurbaşkanı Gül, gün içerisindeki temaslarında vatandaşların verdiği kâğıtlarda iş taleplerinin yoğunlukta olduğunu, huzur ve barış ortamı sağlanması halinde iş adamlarının daha çok yatırım yapabileceğini ifade etti. Türkiye'nin değişik yerlerinden gelenlerin de Diyarbakır'a yatırımlarının ancak bu ortamda gerçekleştirilebileceğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, Diyarbakır'da bunun sağlanması için herkesin gece gündüz çalışması gerektiğini kaydetti.
“BİRLİĞİMİZİ, BERABERLİĞİMİZİ, KARDEŞLİĞİMİZİ PEKİŞTİRELİM”
Kendisinin moral vermek ve almak için Diyarbakır’da olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, “Birbirimizi sayacağız, seveceğiz ve el birliği içinde sinerji oluşturacağız. Yoksa zamanımız boşa geçer. Geçen zamanı da hiç kimse getiremez. Hepimiz yeteri kadar tecrübe edindik, dersler aldık onun için lüzumsuz, gereksiz, Türkiye'ye yakışmayan, bizim milletimize yakışmayan yollara asla sapmayalım, o söylemlere asla girmeyelim ve hepimiz birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi pekiştirelim” dedi.
STK TEMSİLCİLERİYLE KAHVALTI
Cumhurbaşkanı Gül, Diyarbakır programının ikinci gününe, STK temsilcileri ile kahvaltılı toplantıda bir araya gelerek başladı. Toplantının ardından da Gazi Köşkü’ne giderek, incelemelerde bulundu.