ECO Zirvesi

ECO Zirvesi

 

On birincisi gerçekleştirilen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Zirvesi’nin dönem başkanlığına seçilen Cumhurbaşkanı Gül, “ECO bölgesi, ekonomik ve ticari iş birliği bağlamında muazzam bir potansiyeli haizdir” dedi.

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT)- Economic Cooperation Organization (ECO) Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nin on birincisi İstanbul’da gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, zirvesinin başlamasından önce konuk devlet ve hükümet başkanlarını Çırağan Sarayı'nın kapısında karşıladı. Karşılamanın ardından zirvenin yapılacağı salona geçildi. Cumhurbaşkanı Gül, Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirilen açılış töreninde yaptığı konuşmada, ECO’nun on birinci zirve toplantısı dolayısıyla katılımcıları İstanbul’da ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Açılış Töreni
Yemek

“BARIŞ, GÜVENLİK, İSTİKRAR VE REFAHIN SAĞLANMASINA BÜYÜK ÖNEM ATFEDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Gül konuşmasında, “Beni, ECO Zirve Toplantısına başkanlık etmek gibi onurlu bir göreve seçtiğiniz için teşekkür ediyorum. Bu vesileyle, iki yıla yakın bir süre ECO Dönem Başkanlığını yürütmüş olan İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Mahmut Ahmedinejad’a, dönem başkanlıkları sırasındaki aktif ve başarılı çalışmalarından ötürü tebriklerimi ifade ediyorum. Avrasya kıtasının tam merkezinde yer alan Türkiye, bu coğrafyanın tamamında barış, güvenlik, istikrar ve refahın sağlanmasına büyük önem atfetmektedir” dedi.

Bu doğrultuda, bölgesel diyalog ve iş birliği mekanizmaları oluşturmaya, enerji, iletişim ve ulaşım gibi kapsamlı bölgesel ekonomik iş birliği projelerini hayata geçirmeye çalıştıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Gül, bölgede ekonomik iş birliğinin ve kalkınmanın desteklenmesinin sürekli ve kurumsallaşmış bir diyalogu gerekli kıldığını belirtti. Cumhurbaşkanı Gül ayrıca, etkin ve adil bir dünya düzenine giden yolun bölgesel alanda gerçekleştirilecek diyalog ve iş birliğinden geçtiğini bildirdi.

“TÜRKİYE, ECO’YA BÜYÜK ÖNEM VERİYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, kurucu ülkelerden biri olarak Türkiye’nin, ECO’ya büyük önem verdiğini, doğu ile batı arasında çok önemli bir coğrafi konumda bulunan teşkilatın, 8 milyon kilometre karelik bir alan ve 400 milyondan fazla bir nüfusa sahip bulunduğunu sözlerine ekledi.

Konuşma
Aile Fotoğrafı

ECO 2015 VİZYON BELGESİ

Teşkilatın üye ülkelerinin üzerinde bulunduğu coğrafyanın, dünyanın jeostratejik açıdan en kritik bölgelerini oluşturduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, “Ülkelerimiz çok zengin doğal ve beşeri kaynaklara, tarihî ve kültürel mirasa sahiptirler. Bu itibarla ECO bölgesi, ekonomik ve ticari iş birliği bağlamında muazzam bir potansiyeli haizdir. ECO’nun bu güçlü potansiyelinin hayata geçirilmesi ve İzmir Antlaşmasında belirlenen amaçların gerçekleştirilmesini teminen 2005 yılında, Astana’da düzenlenen Bakanlar Konseyi Toplantısında “ECO 2015 Vizyon Belgesi” kabul edilmişti” dedi.

2015 ÖNCESİ DURUM DEĞERLENDİRMESİ

Cumhurbaşkanı Gül bu çerçevede, üye ülkeler olarak, iş birliğini güçlendirmek üzere ticaret ve yatırımdan, ulaştırma ve haberleşmeye; enerji ve çevreden, tarım ve sanayiye kadar pek çok alanda 2015 yılına kadar gerçekleştirmek üzere hedefler tespit ettiklerini bildirerek, belirlenen bu 10 yıllık süreyi yarılamışken, on birinci ECO Zirvesi'nin, hedeflerin gerçekleştirilmesi yönünde şimdiye kadar gösterilen performansa ilişkin bir durum değerlendirmesi yapma fırsatı sunduğunu ifade etti. Ayrıca, bu zirvenin 2015’e kadar alınması gereken ilave önlemler konusunda en üst düzeyde irade sergilenmesine vesile olmasını arzu ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, geçen beş yılda, söz konusu hedeflerin gerçekleştirilmesi bağlamında tarihî ve çok değerli adımlar atıldığını da vurguladı.

ECO TİCARET ANLAŞMASINA TARAF OLMAYA DAVET

Öte yandan, bazı hedefler bakımından kat edilen mesafenin mütevazı düzeyde kalmış olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, bu kapsamda, ECO Ticaret Anlaşması’nın (ECOTA) beş ülke tarafından onaylanmasının ardından 2008 yılında yürürlüğe girmiş olmasını, bölgede ekonomik entegrasyon yolunda kritik bir eşiğin aşılması olarak değerlendirdi. Cumhurbaşkanı Gül, anlaşmanın uygulamaya konulması için taraf ülkelerin tavize konu ürün listelerini hazırlayıp ECO Sekretaryasına iletmeleri gerektiğini vurgulayarak, bu işlemi gerçekleştirmiş olan Türkiye ve Pakistan’ın, 7 Aralık 2010 tarihinde imzaladıkları ortak bildiriyle ECO Ticaret Anlaşmasını (ECOTA) ikili temelde uygulamaya koyduklarına da dikkat çekti. Bunun diğer taraf ülkelere de örnek teşkil etmesi temennisini dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, ECOTA’yı henüz imzalamayan üyeleri söz konusu anlaşmaya taraf olmaya davet etti.

BÖLGESEL EKONOMİK VE TİCARİ İŞ BİRLİĞİNİN GEREKLİLİĞİ

Cumhurbaşkanı Gül, ülkelerin ekonomik istikrarını koruyabilmesi ve sürdürebilir kalkınmayı sağlayabilmesinin yolunun, bölgesel ekonomik ve ticari iş birliğinden geçtiğinin artık iyice anlaşıldığını kaydederek, “ECO bölge-içi ticaretin sadece yüzde 7 seviyesinde kalmasının, hepimiz için bir başarısızlık olduğunu teslim etmeliyiz. Bu konuda bir mukayese yapmak gerekirse, Avrupa Birliği’nin blok-içi ticaretinin, toplam ticaret hacminin yüzde 65’ine tekabül ettiğini söylemek yeterli olacaktır. Bu hedefte kaydedilen düşük performans, ECOTA’nın tüm üye ülkelerce imzalanıp uygulamaya konulmasının zaruretini ortaya koymaktadır” dedi.

ECO TİCARET VE KALKINMA BANKASI

Ülkeler arasındaki ekonomik iş birliğinin hızlanmasına katkıda bulunması bakımından kayda değer bir diğer gelişmenin de, ECO Ticaret ve Kalkınma Bankası’nın 2008 yılından itibaren İstanbul’da operasyonel faaliyetlerine resmen başlamış olması olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, bankanın ECO projelerinin finansmanına önemli katkı sağlamasının beklendiğine işaret ederek, üye ülkeleri bankaya ortak olmaya davet etti. Cumhurbaşkanı Gül, ECO Ticaret ve Kalkınma Bankası’nın, İslam Kalkınma Bankası ve Asya Kalkınma Bankası’yla ortaklıklar ihdas etmesinin gerekli olduğunu da sözlerine ekledi.

TEMEL ÖNCELİK

Binlerce yıl, eski dünyayı oluşturan üç kıta arasındaki ticaret ağının merkezinde yer alan bölgeyi, yeniden eski görkemli günlerine kavuşturmak gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, “Eskiden 'İpek Yolu', 'Baharat yolu' olarak anılan bu güzergâhı, ülkelerimizin kolektif refahını artıracak bir enerji, ticaret, iletişim ve ulaştırma koridoru haline getirmek temel önceliğimiz olmalıdır” dedi.

“ECO BÖLGESİ, DOĞU-BATI TİCARETİNDE ÖNEMLİ TRANSİT GÜZERGÂHI HALİNE GELEBİLİR”

Cumhurbaşkanı Gül, ECO İpek Yolu TIR Kervanı deneme projesinin başarıyla gerçekleştirilmesinin de takdire şayan olduğunu belirterek, üye ülkelerin yeterli ilgi ve gayreti göstermeleri halinde ECO bölgesinin Doğu-Batı ticaretinde çok önemli bir transit güzergâhı haline gelebileceğini ve üye ülkelerin küresel ekonomiyle entegrasyonunu hızlandıracağını sözlerine ekledi.

ECO ülkeleri arasında bölgesel ticaretin ve özel sektör girişimlerinin artmasının önemini vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, bu bağlamda, ECO Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ECO TSO) bu yönde başlattığı çalışmaların takdirle izlendiğini söyledi.

ENERJİ: “BÜYÜK POTANSİYEL ARZ EDEN İŞ BİRLİĞİ ALANLARINDAN BİRİ”

Cumhurbaşkanı Gül, ECO ülkelerinin iş birliği bağlamında diğer öncelikli ve büyük potansiyel arz eden alanlardan birisinin de enerji olduğuna dikkat çekerek, ECO bölgesinin, petrol, doğal gaz ve hidroenerji kaynakları bakımından dünya enerji piyasalarında önemli bir konuma sahip olduğunu kaydetti.

AKİL ADAMLAR GRUBU ÖNERİSİNİN KABULÜ

Türkiye’nin kapsamlı bir çalışma yapmak üzere “akil adamlar grubu” kurulması önerisinin kabul görmesini de memnunluk verici olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı Gül, grubun bir an önce teşkil edilerek çalışmalara başlaması ve önerilerini 2011 yılının ilk yarısında üye ülkelere iletmesinin önemine işaret etti.

“ECO’YU GÜÇLENDİRMELİYİZ”

“ECO’yu bölgemizde ekonomik kalkınma, refah ve istikrarın sağlanması bağlamında değerli bir araç olarak değerlendirmeli, desteklemeli ve güçlendirmeliyiz” diyen Cumhurbaşkanı Gül, hedeflerde öncelik sıralaması yapılması, ECO’nun etkinlik ve görünürlüğünün arttırılması, halkların günlük yaşamında katma değer yaratacak bir yapıya kavuşturulması için gayret göstermek gerektiğini bildirdi.

Konuşmasında, Türkiye’nin, teşkilatın İzmir Antlaşmasında kayıtlı amaç ve hedeflerine ulaşılması için her türlü çabayı gösterme azminde olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Gül, zirve toplantısı sonunda kabul edilecek olan İstanbul Bildirisi’nin, teşkilata yeni bir dinamizm kazandırması konusundaki ümidini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Gül konuşmasını, “Ortak tarihî ve kültürel mirasımızın görkemli abideleriyle dolu İstanbul’da kendinizi evinizde gibi hissederek, güzel vakit geçirmenizi temenni ediyorum” sözleriyle tamamladı.

Öte yandan zirvenin açılışında İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) dönem başkanlığına seçildiğini bildirdi. İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, açılışta yaptığı konuşmada, misafirperverliğinden dolayı teşekkür ettiği Cumhurbaşkanı Gül’ün, EİT yeni dönem başkanlığına seçilmesinin Türkiye Cumhuriyeti ve milletine hayırlı olması dileğinde bulundu.

Oturumların ardından Cumhurbaşkanı Gül, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 11. Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılan konuk devlet ve hükümet başkanları onuruna öğle yemeği verdi.

ECO 2010 ÖDÜLLERİ

Cumhurbaşkanı Gül, yemek sırasında, "EİT 2010" ödüllerini, "Ekonomi" dalında İran'dan Dr. Sohrab Şahabi ve Pakistan'dan Dr. Ashfaque Hassan Khan, "Tarih, Kültür, Edebiyat" dalında Tacikistan'dan Faroghat Azizi, Türkiye'den Rasim Özdenören ve Musa Kulaklıkaya, "'Bilim ve Teknoloji" dalında Azerbaycan'dan Elmira Ramazanova ve Kırgızistan'dan Baisymakov Melisbek, "Tarım ve Çevre" dalında Kazakistan'dan Seidgapbar Mamadaliev ve Minura Yessimbekova,"Eğitim" dalında da Afganistan'dan Abdul Bari Rashed’e verdi.

CUMHURBAŞKANI GÜL’ÜN ECO ZİRVESİ TEMASLARI

Cumhurbaşkanı Gül zirve öncesi ve zirve esnasında Irak, Tacikistan, Azerbaycan, Tacikistan, İran cumhurbaşkanları ve Kazakistan Başbakanı ile birer görüşme yaptı.