El Ray (Kuveyt)

GÜL: BEŞAR REJİMİ AYAKTA KALAMAZ... HALKINA KARŞI KİMYASAL SİLAH KULLANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ

Başkent Ankara'da Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bir mülakat yaptık. Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el Ahmet'in Türkiye'ye resmî ziyareti sırasında bu bizim için ( El Ray gazetesi) çok önem taşıyor. Cumhurbaşkanı Gül bize bu fırsatı tanıdığı için şahsına çok teşekkür ederiz.

Mülakatın tamamını sizlere sunmadan önce Sayın Cumhurbaşkanı Gül'ün açıklamalarından bölümler sunuyoruz:

Gazetemize konuşan Gül önce Türkiye ile Kuveyt arasındaki ilişkilere değindi. Gül, “Ekonomi, Türkiye ile Kuveyt arasındaki ilişkilerde çok önemli bir yere sahiptir. Kuveyt’in Türkiye’de yatırımı ne kadar fazla olursa biz de o kadar mutlu oluruz. Türkiye’de ekonomik kriz yaşandığında Kuveytli yatırımcılar Türkiye’yi yanız bırakmadılar ve cesur bir şeklide yatırımlarına devam ettiler, bu tutumlarından dolayı onlara teşekkür ediyorum.” dedi.

Suriye konusuna değinen Gül, “Komşu ve kardeş bir ülkenin kendi kendini yok etmesi bizi çok derinden üzüyor. Türkiye, halk ile rejim arasında seçim yapmak durumunda kaldığında hiç düşünmeden Suriye halkını seçti ve yanında yer aldı. Biz Beşar Esad’ı defalarca uyardık ve kendisinden Suriye halkının sesini duymasını ve halkın meşru isteklerini yerine getirmesini istedik. Biz Suriye’deki durumun ne kadar ciddi ve ne kadar tehlikeli olduğunun farkındayız ve bu durumun bölge ülkelerini olumsuz etkileyeceği endişesini taşıyoruz. Suriye’de yaşananlardan sonra bu rejimin ayakta kalması imkânsızdır. Suriye rejimi bu inadından vazgeçmeli ve halkın demokrasi ve özgürlük yolunda isteklerini yerine getirmelidir. Kesinlikle rejimin Suriye halkına karşı kimyasal silah kullanmasına izin vermeyeceğiz.” dedi.

Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilere değinen Gül, “İsrail Türkiye'den özür diledikten sonra iki ülke arasındaki ilişkiler düzeldi. Türkiye ile İsrail arasındaki iyi ilişkiler, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle ilişkilerini etkilemeyecek. Biz bölgede barışın sağlanmasını istiyoruz. Biz Filistin devletinin kurulmasını istiyoruz. Biz Filistin halkının kendi ülkelerinde barış ve refah içinde yaşamalarını istiyoruz.” dedi.

Türkiye’de Kürt meselesine de değinen Gül, “Ülkemizde Kürt sorunu var. Ancak hak talep etmek ve terör faaliyetine katılmak kavramlarını ayırmamız gerekir. Silah bıraktıkları ve terör faaliyetlerinden uzak durdukları zaman her şey yoluna girer. Çünkü biz ülkemizin barış ve istikrar içinde olmasını istiyoruz.” Dedi.

Irak konusuna değinen Cumhurbaşkanı, “Bizim diğer bölge ülkeleri gibi Irak ile de iyi ilişkilerimiz var. Ancak Irak’ta yaşanan siyasi kriz ve terör saldırıları bizi endişelendiriyor. Ancak Türkiye’nin Irak’ta en büyük korkusu, mezhepsel ve iç savaşın çıkmasıdır.” dedi.

EL RAY: Bugün Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el Ahmet, Türkiye'ye geldi. İki ülke arasındaki ilişkilerde nasıl bir gelişme bekliyorsunuz?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Türkiye ile Kuveyt arasındaki ilişkiler çok iyi bir seviyededir ve her geçen gün bu ilişkiler daha iyi duruma geliyor. Kardeşimiz, Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el Ahmet'in Türkiye’ye bu ziyareti beni çok mutlu etti. Geçmiş beş yıl içinde karşılıklı olarak beş defa birbirimizi ziyaret etik. Kendisi bizi ziyaret etti, biz de kendisini ziyaret ettik. Bu karşılıklı ziyaretler, iki ülke arasındaki kardeşlik ilişkilerinin ne kadar güçlü olduğunun bir göstergesidir. Biz Türkiye olarak Şeyh Sabah el Ahmet’in ziyaretinden dolayı çok mutluyuz, inşallah iki ülke arasındaki ilişkiler çok iyi bir seviyeye gelir.

EL RAY: Türkiye’ye her yıl çok sayıda Kuveytli turist ve yatırımcı geliyor. Türkiye özellikle gelen bu Kuveytli yatırımcılara nasıl bakıyor? Bu yatırımlar, Türkiye ekonomisine nasıl katkıda bulunuyor? Bu yatırımcılara kolaylık sağlamayı düşünüyor musunuz?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Ekonomi, Türkiye ile Kuveyt arasındaki ilişkilerde çok önemli bir yere sahip. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 600 milyon dolar ancak bu rakamın önümüzdeki yıllarda daha fazla olacağından eminiz. Türkiye’de çok sayıda Kuveytli yatırım gerçekleşmektedir ve bunların en başında Kuveyt Finans Kurumu yer alıyor, bu banka Türkiye’de çok başarılı işlere imza attı. Yine yatırım konusunda Türkiye’de yeni Kuveytli bir banka açıldı: Burgan Bank. Bu banka çok iyi faaliyet gösteriyor. Ayrıca İstanbul’daki Cevahir Alışveriş Merkezi, Kuveytli yatırımcılara bağlı ve buna benzer çok örnek var. Kısaca Kuveyt, Türkiye’de ne kadar yatırım yaparsa biz de o kadar mutlu oluruz.

Turizm alanına gelince, bu alan iki ülke arasında her geçen gün gelişme gösteriyor, sadece bu yıl 70 bin Kuveytli turist Türkiye’yi ziyaret etti. Biz Kuveytli kardeşlerimizin Türkiye’yi ikinci evleri gibi hissetmelerini istiyoruz.

EL RAY: Türkiye’de mülk sahibi olan Arap Körfez ülkeleri vatandaşlarına nasıl bir ayrıcalık tanıyorsunuz?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Türkiye Anayasası'na göre yabancı mülk sahipleri Mütekabiliyet İlkesine tabi tutulur. Bana göre bu gerçekçi bir ilke değildir çünkü bazı ülkeler çok küçük ve yeterli toprağı olmadığı için bu ilkeyi uygulamıyor. Biz bu konuda bir araştırma yaptık ve bazı yasalarımızı değiştirdik. Bu yeni yasalara göre kardeş ve dost ülkeleri bu ilkeye tabi tutmuyoruz. Buradan Kuveytli kardeşlerime sesleniyorum: Türkiye’de ikinci bir ev alın ve yılın bir bölümünü ikinci ülkenizde geçirin.

EL RAY: Siz Suriye'deki Beşar Esad rejimine karşı halk ayaklanmasının önde gelen destekçilerinden birisiniz. Suriye krizi Türkiye politikasını etkileyebilir mi?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Suriye’deki durumun Türkiye politikasına etkisi olamaz. Ancak komşu ve kardeş bir ülkenin kendi kendini yok etmesi bizi çok derinden üzüyor. Suriye’de binlerce insanın ölmesi ve yüz binlerce insanın mülteci durumuna düşmesi tabii ki bizi çok üzer.  Biz bu durumu önceden tahmin ettik ve Şam rejimini uyardık. Biz Beşar Esad'ı defalarca uyardık ve kendisinden Suriye halkının sesini duymasını ve halkın meşru isteklerini yerine getirmesini istedik. Biz Suriye’deki durumun ne kadar ciddi ve ne kadar tehlikeli olduğunun farkındayız ve bu durumun bölge ülkelerini olumsuz etkileyeceği endişesini taşıyoruz. Türkiye’de yaklaşık 200 bin Suriyeli mülteci bulunmaktadır ve yaklaşık 100 bin Suriyeli Türkiye’de kendi imkânlarıyla yaşamlarını sürdürmejktedir. Bu çerçevede Kuveyt hükûmetine Türkiye’deki Suriyeli mülteciler için 360 milyon dolar tahsis etmesi, çadır ve insani yardımda bulunmasından dolayı teşekkür ediyoruz.

Suriye’deki istikrarsızlık sadece komşu ülkeleri değil bütün bölgeyi olumsuz etkileyecek. Ayrıca terör örgütlerinin faaliyette bulunmaları  için uygun zemin hazırlayacak. Suriye’de yaşananlardan sonra bu rejimin ayakta kalması imkânsızdır. Suriye rejimi bu inadından vazgeçmeli ve halkın demokrasi ve özgürlük yolunda isteklerini yerine getirmelidir.

EL RAY:  ABD,  Suriye rejiminin halka karşı kimyasal silah kullandığını ilan etikten sonra Türkiye’nin bu konuda tutumu ne olacak?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Biz Türkiye olarak kimyasal veya herhangi yasak silahların kullanılmasına karşıyız. Rejimin Suriye halkına karşı kimyasal silah kullanmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bunu herkesin bilmesini istiyoruz.

EL RAY: Suriye’de Beşar Esad rejimine yolun sonu göründü mü? Bu rejim ne zaman düşecek?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bir tarih söylemek yanlış olur. Suriye’de yaşananlardan sonra bu rejimin ayakta kalması imkânsızdır. Suriye’de binlerce insanın ölmesi ve yüz binlerce insanın mülteci durumuna düşmesi tabii ki bizi çok üzüyor. Şimdi önemli olan, Suriye’de bir an önce barış sağlanması ve silahların susmasıdır. Halk demokrasi içinde hayatını sürdürmelidir. İnşallah, Suriye halkı bir an önce istikrara ve güvene kavuşur. Bu bizim en büyük temennimizdir.

EL RAY: Türkiye ile İsrail arasında ilişkilerin normalleşmesi ne anlama geliyor? Bu normalleşme Türkiye’nin başta Filistin meselesi olmak üzere bölgedeki meselelere bakış açısını değiştirir mi?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Türkiye ile İsrail arasında ilişkilerin normalleşmesi, Türkiye’nin koştuğu şartların yerine gelmesine bağlıdır ve İsrail bu şartları yerine getirme konusunda söz verdi. Biz bölgede sadece barışın sağlanmasını istiyoruz. Biz Filistin devletinin kurulmasını istiyoruz. Biz Filistin halkının kendi ülkelerinde barış ve refah içinde yaşamalarını istiyoruz. Filistin başta olmak üzere bütün bölgede barışın sağlanmasını istiyoruz.

EL RAY: Türkiye her zaman ülkede Kürt sorunu olmadığını savundu ve Kürt asiler ile çatışmasını terör ile mücadele olarak nitelendirdi. Öcalan’ın silah bırakma çağrısından sonra bu durum değişebilir mi? Dünkü düşmanınız olan Kürt asiler bugünün dostu olabilir mi?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bundan önce de Türkiye’de Kürt sorunu olduğunu söylemiştik. Ancak hak talep etmek ve terör faaliyetine katılmak kavramlarını ayırmamız gerekir. Biz her zaman teröre karşıyız. PKK, Türkiye’de bulunan bütün Kürtleri temsil etmiyor. Biz ülkemizde barışın ve istikrarın sağlanmasına istiyoruz. Silah bıraktıkları ve terör faaliyetlerinden uzak durdukları zaman her şey yoluna girer.Eskiden demokrasi ve insan hakları konusunda bazı sorunlarımız vardı ancak biz bu sorunları çözdük. Artık ülkede barışın sağlanmaması için bir neden kalmadı.

EL RAY: Türkiye’nin komşu ülkeler ile sıfır sorun politikasını çok konuştuk. Ancak son zamanlarda Türkiye ile Irak arasında bazı sorunlar çıktı. Size göre iki ülke arasındaki bu sorunlar nasıl ortadan kaldırılır?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Biz her zaman komşu ülkelerle sorun çıkmamasına çalıştık ve çıktığı zaman çözmeye çalıştık. Ancak bazı sorunlar bizim sınırımızın dışında gelişiyor ve bu durum bizim ikili politika uyguladığımız görüntüsünü veriyor oysa bu yanlış bir görüntü. Biz sadece bir politika uyguluyoruz. Bizim diğer bölge ülkeleri gibi Irak ile de iyi ilişkilerimiz var. Irak halkının tümü bizim kardeşimizdir. Ancak Irak’ta yaşanan siyasi kriz ve terör saldırıları bizi endişelendiriyor. Ancak Türkiye’nin Irak’ta en büyük korkusu, mezhepsel ve iç savaşın çıkmasıdır.

EL RAY: Sayın Cumhurbaşkanı, son olarak ne söylemek istersiniz?

SAYIN CUMHURBAŞKANI: Kuveyt Emiri Şeyh Sabah el Ahmet’in Türkiye ziyaretinin çok başarılı olacağından eminim. Görüşmelerimizde bütün konuları ele alacağız. Bölgede yaşanan gelişmelerden dolayı bu ziyaret bizim için çok önemlidir