CNN: Şimdi sırada "komşularla sıfır sorun" olarak belirlediği dış politika parolasının zor bir döneme girdiği Türkiye var. Türkiye kendisini krizlerle kuşatılmış buldu. Güneyde Suriye'nin zalimce baskısı devam ediyor, doğuda Türkiye'nin ara buluculuk yapmaya çalıştığı İran'ın nükleer programıyla ilgili gerilim sürüyor ve batıda ise Yunanistan var, ekonomik türbülansa rağmen Türkiye'nin hâlâ üye olmak istediği Avrupa Birliği de. Tüm bunları Chicago'daki NATO zirvesi için ABD'de olan Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile konuşma fırsatı buldum.
Hoş geldiniz Sayın Gül, oldukça rüzgârlı bir Chicago'dan bize katıldığınız için teşekkürler.
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Çok teşekkür ederim.
CNN: İlk olarak Suriye ile ilgili sormak istiyorum. Ülkeniz, Suriyeli muhaliflere yardım etmeye çalışıyor. Reform çağrıları yapılırken Devlet Başkanı Beşar Esad'ın görevi bırakacağına dair bir umudunuz var mı?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Biz sadece oradaki halkı mutlu ve huzurlu görmek istiyoruz. Bu nedenle altı maddelik Annan planının, Suriye'nin düzgün bir şekilde dönüşümü için son şans olduğunu düşünüyoruz. Bu yüzden bu planın tam olarak uygulanmasını diliyoruz. Uygulanmaması durumunda o zaman ne yazık ki oradaki sorunlar daha da kötü bir hâl alacaktır.
CNN: Yani şu anda her gün birçok kişi öldürülürken tam anlamıyla uygulanmıyor. Bu yüzden sorum şu: Türkiye'nin müdahale etmesi veya dünyanın kalanını müdahaleye ikna etmesi için daha ne kadar zaman geçmesi, daha ne kadar ölüm olması gerekiyor?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bu uluslararası bir mesele. Güvenlik Konseyinde ele alınmasının nedeni de bu. Bu yüzden hep birlikte olmalıyız ve Suriye halkının meşru hakkını savunmalı ve desteklemeliyiz. Hepimiz halkın taleplerinin arkasında durmalıyız.
CNN: Türkiye insani koridorlardan, tampon bölgelerden, bunun gibi birçok şeyden bahsetti. Türkiye'den bu şekilde birçok konuşma oldu ancak bu noktada gerçek bir eylem gelmedi. Bir şey için mi bekliyorsunuz? Amerika Birleşik Devletleri'nin öncülük etmesini mi bekliyorsunuz? Harekete geçmeden önce ne gerekiyor?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bence Birleşik Devletler bu noktada en önemli olanı ve kesinlikle konuyla daha çok ilgilenmeli. Kesinlikle Annan planının tam olarak uygulanıp uygulanmadığının çok yakından takip edilmesi gerekli. Bunun için bu 300 gözlemci yetersiz olduğundan daha fazla gözlemciye ihtiyaç var. Aslında orada birkaç bin olması gerekir.
CNN: Beşar Esad'ı görevi bırakmaya ikna etmesi için İran ile konuşmaya çalışıyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Onlara, Suriye'de olanlara gözlerini kapatmamaları gerektiğini söylemeye çalışıyoruz. Çünkü Suriye'de gün geçtikçe daha fazla kişi öldürülüyor ve hatta ateşkes ilan edildikten sonra bile 1500'ün üzerinde insan yaşamını yitirdi. İran bunun yükünü taşımamalı. Bu yüzden onlara bu durumu desteklememeleri gerektiğini söylüyoruz.
CNN: Peki onlara Esad'ı görevi bırakmaya ikna etmeye çalışmalarını söylediniz mi?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bence Devlet Başkanı Esad'ın artık ülkeyi yönetmesi için hiçbir yol kalmadı.
CNN: Böyle söylüyorsunuz ancak Esad hâlâ iktidarda. Peki buna nasıl bir çözüm öneriyorsunuz? Biliyorum sürekli Annan planından bahsediyorsunuz ancak işe yaramadığını da kabul ediyorsunuz. Bu yüzden bunun çözümü nedir?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Tabii ki Suriye halkı buna karar verecek ve uluslararası toplum onları destekleyecek ve onların yanında olacak.
CNN: Şimdi de insani yardım gemisine baskın, Gazze'deki savaş gibi bazı meseleler nedeniyle ilişkilerin oldukça kötü bir hâl aldığı İsrail ile ilgili birkaç şey sormak istiyorum. İsrail ile ilişkilerin daha iyi bir hâl alması için gelişmelerin olacağına dair umutlu musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Biliyorsunuz bu bizim tercihimiz değildi. İlişkilerin kötüleşmesi bizim yüzümüzden değildi. Bunu düzeltmek isterlerse bu İsrail hükûmetine kalmış bir şey, Türkiye ile ilişkilere biraz dikkat göstermeliler, kendileri tarafından çok iyi bilinen bazı adımlar atmak zorundalar.
CNN: Ne yapmalarını istiyorsunuz? Hangi adımları atmalılar?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Az önce söylediğiniz gibi, karaya 72 mil uzaklıkta, açık denizde uluslararası bir insani yardım konvoyuna saldırdılar ve dokuz kişiyi öldürdüler. Bu yüzden Türkiye'nin meşru talebi, özür dilenmesi ve tazminat ödenmesi.
CNN: İran ve bu hafta Bağdat'ta yapılan nükleer görüşmelerle ilgili konuşalım. Bu görüşmelerin başarılı olacağına ve savaştan kaçınılacağına dair bir umudunuz var mı?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Aslında bu konuda biraz iyimseriz. Bir önceki toplantı İstanbul'da yapıldı ve gelişme kaydedildi. Her iki tarafta da iyi bir atmosfer hâkimdi ve uzun bir süreden sonra birbirlerini dinlediler ve birbirlerini anladılar. Daha ileriye gitmeye karar verdiler. Daha fazla ilerleyeceklerini umuyorum çünkü bu soruna diplomatik çözümden başka bir alternatif yok. Bence her iki taraf da bunun çok iyi farkında.
CNN: Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin İran'ın uranyum zenginleştirmesine izin vermesi gerektiğini mi yoksa İsrail'in söylediği gibi barışçıl amaçlarla olsa bile hiçbir zenginleştirme olmamasına dair söylediklerini mi dinlemeleri gerektiğini söylüyorsunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bence bu İran'ın hakkı. Barışçılsa, yeteri kadar şeffafsa tabii ki hakkı.
CNN: Mısır'daki seçimlerle ilgili sormak istiyorum. Yönetiminizden birçok kişi Mısır'a gitti ve birçok kişi Mısır'a bakıyor. Orada, eskiden Türkiye'de olduğu gibi iktidarda olan orduya bakıyorlar. Mısır'da demokrasi isteyen demokratlar, orduya, yönetimlerinin devam edemeyeceğini belirtmek için ne söylemeliler, bu konuda ne yapmalılar?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Ordu, sonsuza kadar devam edemeyeceklerinin çok iyi farkında. Mısır'a gittim, oradaki tüm askerî yönetimle görüştüm ve ülkeyi yönetmenin onların işleri olmadığını biliyorlar. Yetkiyi, sivil bir hükûmete devredecekler ancak bunun biraz zaman alacağını düşünüyorum. Çünkü bu, onlar için önemli bir süreç. Tüm seçimleri yapacaklar ve sonunda orada bir yönetim olacak. Bence Mısır ordusu, zamanı geldiğinde yetkiyi devretmeye hazır.
CNN: Son olarak Türkiye Avrupa Birliği üyesi olma girişimini yeniden canlandırdı. Şu andaki sorunlarını gördükten sonra Avrupa Birliği'ne gerçekten katılmak istiyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Evet. Biz, 16 yıldır Avrupa Gümrük Birliğinin bir parçasıyız ve AB ile müzakereler yürüten bir ülkeyiz. Girişimimizi ilerletmek istiyoruz ve Avrupa'daki dostlarımızdan daha makul bir anlayış bekliyoruz. Onlara katkıda bulunabileceğimizi düşünüyorum. Ekonomisinden de bahsettiğiniz gibi, ne yazık ki Avrupa'daki pek çok ülkenin ekonomik görünümü hiç iyi değil. Bizim performansımız ise çok iyi. İş birliği çok yararlı olacaktır.
CNN: Fransa'da Cumhurbaşkanı Sarkozy gittiğine ve Hollande geldiğine göre daha adil, sıcak görüşmelerin olacağını bekliyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Öyle düşünüyorum. Bence Hollande, oldukça mantıklı ve geniş bir görüşe sahip. İşler daha yumuşak olacaktır.
CNN: Sayın Cumhurbaşkanı, rüzgârlı şehir Chicago'dan katıldığınız için teşekkürler.