İtalya Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano Tarafından Onurlarına Verilen Akşam Yemeğinde Yaptıkları Konuşma

29.01.2014
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Sayın Cumhurbaşkanı,

Muhterem Hanımefendi,

Değerli Misafirler,

Tarih boyunca Papalara, Krallara ve Cumhurbaşkanlarına ev sahipliği yapan bu etkileyici mekânda, siz İtalyan dostlarımızla biraraya gelmekten büyük mutluluk duyuyorum.

Çok değil, sizlerle Ankara’daki görüşmemizden sadece dört sene sonra, İtalyancada olduğu gibi Türkçede de aynen yer alan “her yol Roma’ya çıkar” sözünün bizi bu topraklara getirmesi, hiç şüphesiz memnuniyet vericidir.

Roma ve İstanbul gibi çağları ve medeniyetleri aşan şehirlerin belki de en önemli özelliği; kentin mimarisine, sokaklarına ve ruhuna sinen tarihi dokudur. Nazik davetinize icabetle, ben de bu tarihi şehrin dokusuna kısa süreliğine ortak olmaktan bahtiyarım.

Bu vesileyle, Rönesans’ın beşiği olan güzel ülkenize ayak bastığımız andan itibaren gösterilen sıcak misafirperverlik için, Eşim ve heyetim adına teşekkür ediyorum.

 

Sayın Cumhurbaşkanı,

Değerli Misafirler,

Köklü bir maziye ve medeniyet birikimine evsahipliği yapan iki ülkeyiz. Farklılıkları kucaklayan, hoşgörüyü perçinleyen ve insanlar arasında gönül köprüleri inşa eden kadim kültürlerin mirasçılarıyız.

Diplomatik ilişkilerimiz 1856 yılında tesis edilse de, ilk temaslarımızın geçmişi çok daha eskiye dayanmaktadır. Akdeniz, Türkler ile Venedik ve Cenevizlileri daha 14. yüzyılda ticarette, bilahare kültür ve sanatta birleştirmiştir. O tarihten bu yana Türk-İtalyan ilişkilerinin en belirleyici özelliği sürekliliktir.

16. yüzyıldan itibaren Venedik Sefiri’nin İstanbul’daki ikametgâhı olan Venedik Sarayı, bugün de İtalyan Büyükelçiliğinin hizmetindedir. Roma’daki Türk Büyükelçiliği ise 127 yıldır Gamberini Sarayı’nda faaliyet göstermektedir.

Ayrıca, bir dönem İstanbul’da yaşayan, İtalyan birliğinin kurucusu Garibaldi’nin ilk başkanı olduğu İtalyan İşçi Dayanışma Cemiyetinin hatırası 150 yıldır Beyoğlu’ndaki Garibaldi Binası’nda yaşamaktadır.

Güçlü tarihi, siyasi ve ticari ilişkilerimize paralel olarak gelişen ülkelerimiz arasındaki beşeri ve kültürel etkileşimin izleri de tüm canlılığıyla korunmaktadır.

Nitekim, resimde Bellini, müzikte Donizetti Paşa ve edebiyatta Edmondo di Amiçis gibi İtalyan sanatçıların Türkiye’ye ve Türk insanına armağan ettiği eserler sanatseverlere ilham vermeye devam etmektedir.

Bu etkileşimin diğer ayağında ise, müzikte 2008 yılında kaybettiğimiz Leyla Gencer, sinemada Ferzan Özpetek, resimde Timur İncedayı, gravürde ise Fatih Mika gibi çağdaş Türk sanatçıları görmekteyiz.

Bunlara ilaveten, Rossini’nin II. Mehmet operası, Bonarelli’nin II. Süleyman adlı eseri, Venedik’teki Türk Hanı ve Moena Türk Köyü’nde yaşatılan gelenekler ise yüzyıllar içerisinde ortak mirasımız haline gelmişlerdir.

Bu bakımdan Türk-İtalyan kültürel etkileşiminin zengin bir tarihi arkaplan üzerinde yükseldiğini memnuniyetle görmekteyiz. Ziyaretim vesilesiyle yarın açılışını gerçekleştireceğim Yunus Emre Türk Kültür Merkezi’nin de bu etkileşimin kurumsallaşmasına önemli katkılarda bulunacağına olan inancım tamdır.

 

Sayın Cumhurbaşkanı,

Değerli Misafirler

Bu güçlü karşılıklı etkileşim bize, Akdeniz Havzası’nda iki önemli merkez konumundaki Türkiye ve İtalya’nın birbirine olan yakınlığını göstermektedir.

Bu nedenle çağımızda demokrasi, çoğulculuk, hukukun üstünlüğü, özgürlükler, adalet ve farklılıklara saygı gibi ortak değerlerde buluşmamız hiç şaşırtıcı değildir.

Bu müşterek değerler, esasen İtalya’nın kurucuları arasında yer aldığı Avrupa Birliği’nin de temel yapıtaşlarını oluşturmaktadır. İki ülke, dün olduğu gibi bugün de ortak ilke ve değerleri paylaştığımız Avrupa’nın geleceğinin inşasında elbirliğiyle çalışmak kararlılığındadır.

AB üyelik sürecimize her zaman çok güçlü destek veren İtalyan dostlarımıza müteşekkiriz. Temennimiz, Roma’ya hâkim olan basiret, sağduyu ve stratejik bakış açısının, Avrupa’nın geneline de yansıması; daha güçlü ve müreffeh bir Avrupa için güç birliği yapmayı sürdürmemizdir.

Bu çerçevede, büyük ihtimam gösterildiği memnuniyetle müşahede ettiğimiz Türkiye ve İtalya arasındaki stratejik ilişkilerin derinleştirmesi için elbirliğiyle gayret sarf ediyoruz.

İlişkilerimizin Hükümetlerarası Zirve Toplantıları, Türk-İtalyan Forumu ve Medya Forumu temelinde hızla kurumsallaşması için çalışıyoruz.  İşbirliğimizi çok taraflı ve ikili düzeyde her alanda yeni ufuklara taşımayı hedefliyoruz.

Heyetimde dinamik Türk özel sektörünün seçkin temsilcilerinin yer alması, bu doğrultudaki potansiyelden iki ülkenin de yararına olacak şekilde istifade edilmesine yönelik güçlü irademizin tezahürüdür.

 

Sayın Cumhurbaşkanı,

Değerli Misafirler,

Ziyaretimin ülkelerimiz arasında mükemmel düzeyde seyreden çok boyutlu ilişkilere yeni bir ivme kazandıracağı inancıyla, kadehimi  Zat-ı  Devletleri ve Muhterem Hanımefendi’nin sağlık ve mutlulukları ile dost ve müttefik ülkelerimiz arasındaki kadim dostluğa kaldırıyorum.

Yazdır Paylaş Yukarı