Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor Onuruna Verdikleri Akşam Yemeğinde Yaptıkları Konuşma

Sayın Cumhurbaşkanı, Değerli Dostum,

Kıymetli Misafirler,

Zat-ı Devletleri’ni ve heyetinizin değerli üyelerini Türkiye’de ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum.

Slovenya, üst düzey ziyaretlerde son yıllarda güçlü bir ivme yakaladığımız dost ve müttefik bir ülkedir. 2009’dan bu yana ülkelerimiz arasında çeşitli vesilelerle Cumhurbaşkanı düzeyindeki altıncı ziyareti gerçekleştiriyorsunuz.

Ben de 2010 yılında güzel ülkenizi ziyaret etmiş ve Türkiye’ye unutulmaz hatıralarla dönmüştüm.

Değerli Dostum, Cumhurbaşkanı Sayın Pahor ile, Eylül ayında New York’taki görüşmemizden kısa süre sonra bir kez daha biraraya gelmekten kıvanç duyuyorum.

Bu, sizin Türkiye’ye ilk gelişiniz değildir. 2011 yılında Başbakan olarak ülkemize geldiğinizde İstanbul’da görüşmüştük. Cumhurbaşkanı sıfatıyla ülkemize gerçekleştirdiğiniz bu ilk resmi ziyaret vesilesiyle, Zat-ı Devletleri’ne ve siz Sloven misafirlerimize hoş geldiniz diyor, hepinizi en samimi hislerimle selamlıyorum.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Kıymetli Misafirler,

Ortak bir geçmişi paylaştığımız Balkanlar’ın doğu ucunda Türkiye, batısında Slovenya yer almaktadır. Halklarımız arasında sağlam köklere dayanan tarihi ve kültürel bağlar mevcuttur.

Meşhur Sloven seyyah Aşkerts’in 19. yüzyıla ait notları, dönemin İstanbul’unu çarpıcı biçimde tasvir etmekte ve halklarımız arasındaki tarihi yakınlığı çok müşahhas biçimde ortaya koymaktadır.

Günümüzde ise bölgemizde barış, istikrar ve refahın yaygınlaştırılması için çalışıyoruz. Böylece, ortak ilke ve değerleri paylaştığımız ve siyasi kimliğinin oluşumuna katkıda bulunduğumuz Avrupa’nın güvenlik, istikrar ve refahına katkıda bulunuyoruz.

Bu güçlü temel üzerine bina edilen yakın ve dostane ilişkilerimizin, her alanda en ileri seviyelere taşınması ortak hedefimizdir.

Bu anlayışla, 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Slovenya’yı 1992’de tanıdık. 1993'te Lübliyana'daki Büyükelçiliğimizi faaliyete geçirdik. Slovenya’nın Ankara’daki Büyükelçiliği ise 1996’da açıldı. Diplomatik ilişkilerin ve Büyükelçiliklerin kurulmasıyla, ilişkilerimiz her alanda gelişip güçlenmiştir.

Slovenya'nın Avrupa ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleşmesini en başından itibaren kuvvetle destekledik. Dost Slovenya'dan da AB üyelik sürecimizde her zaman güçlü ve görünür destek gördük.

Bugün de Avrupa Birliği, ülkelerimiz arasında önemli bir işbirliği alanıdır. Ayrıca, Balkanlar’dan Avrupa’nın geleceğine, enerji güvenliğinden küresel ekonomik kriz ve terörizme kadar uzanan çok geniş bir yelpazede işbirliği yapıyoruz.

İlişkilerimizi 2011 yılından bu yana stratejik ortaklık olarak tanımlıyoruz. Her alana teşmil edildiğini gördüğümüz işbirliğimizi, müşahhas projelerle taçlandırmak istiyoruz.

Bu kapsamda, Slovenya Stratejik Konseyi'nin 2012 yılından bu yana, Türkiye'yi Sloven şirketler için yatırımlar açısından öncelikli altı ülke arasında saymasını memnuniyetle karşılıyoruz.

Ziyaretiniz, hiç şüphesiz bu yöndeki çalışmalara ivme kazandıracaktır.

Yarın Zat-ı Devletleri’nin himayelerinde İstanbul'da düzenlenecek Yatırım Konferansı, iş çevrelerimizin birbirlerini daha yakından tanımasını sağlayacak; iş, ticaret, finans, yatırımlar gibi alanlardaki işbirliğimize hız verecektir.

Türk yatırımcıların, bilhassa Slovenya’daki özelleştirme sürecine ilgi göstereceklerine inanıyorum. Ayrıca, Türk ve Sloven işadamlarının, Balkanların barış ve istikrarını pekiştirecek ortak projelere de imza atabileceklerini düşünüyorum.

Ağustos 2010’dan bu yana Sloven vatandaşlarına yönelik olarak uygulamaya koyduğumuz vize muafiyeti ve THY’nin haftanın her günü karşılıklı olarak düzenlediği doğrudan seferler, bu bağlamda çok önemli avantajlar sunmaktadır.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Kıymetli Misafirler,

Türkiye-Slovenya ilişkilerinin en kalıcı ve geleceğe güvenle bakmamızı sağlayan unsuru, hiç şüphesiz insandan insana bağlardır. Bu anlamda son yıllarda Slovenya ve Türkiye’yi ziyaret eden vatandaşlarımızın sayısındaki artış memnuniyet vericidir.

Sloven sporcu ve antrenörlerin futbol, basketbol, yüzme, kayak, yelken ve buz hokeyi gibi alanlarda Türk sporunun gelişmesine yaptığı katkılar ise takdire şayandır.

Slovenya’da da Türk sanatına, edebiyatına, sinemasına, dizilerine ve müziğine artan bir ilgi bulunduğundan haberdarız. Türk sanatçıların, Slovenya’da saygın etkinliklerde yer alması hepimizin göğsünü kabartmaktadır. Serdar Özkan adlı yazarımızın kaleme aldığı “Kayıp Gül” adlı eserin, Slovenya’da uzun süre en fazla satanlar listesinde yer alması, hiç şüphesiz bu alandaki etkileşimi üst seviyelere çıkartmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanı, Değerli Dostum,

Kıymetli Misafirler,

Ziyaretinizin, işbirliğimize her sahada güçlü bir dinamizm kazandıracağı inancıyla, kadehimi Zat-ı Devletleri’nin sağlık ve mutluluğuna, milletlerimizin esenlik ve refahı ile Türk-Sloven dostluğunun parlak geleceğine kaldırıyorum.