Kilis Cumhuriyet Meydanı'nda Yaptıkları Konuşma

05.12.2013
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Sevgili Vatandaşlarım,

Çok Değerli Kilisli Kardeşlerim;

Önce hepinize gösterdiğiniz bu sevgiden dolayı teşekkür ediyorum. Sağ olun var olun.

Gerek burada gerekse gelirken yol boyunca bütün değerli vatandaşlarım, Kilisli kardeşlerim olağanüstü bir sevgi gösterdiler. Hepinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Bugün cumhurbaşkanınız olarak sizlerle beraber olmaktan, aranızda olmaktan ve Kilis il olduktan sonra Kilis’i ziyaret eden ilk cumhurbaşkanı olmaktan da ayrıca büyük bir memnuniyet duyuyorum.

Eminim ki sizler de biliyorsunuz daha önce gerek milletvekili olduğum dönemlerde gerekse hükümetimizde bakan olduğum dönemlerde Kilis’e gelip gitmiştim. Hatta en son gelişimde Kilis Hastanesi’nin açılışını yapmıştım. Bugün ise daha farklı bir şekilde, Cumhurbaşkanınız olarak aranızdayım.

Kilis, belki nüfus olarak küçük olabilir ama tarihte çok önemli yeri olan bir ilimizdir. Tarihi çok zengindir. Şu gördüğümüz binalar, bu camiler, buradaki diğer tarihi eserler bunların hepsi nüfus olarak küçük olan ilimizin tarih olarak ne kadar büyük olduğunun, köklü olduğunun da çok açık ispatlarıdır. Ayrıca yine tarihte Kilis, İpek Yolu üzerinde olduğu için Gaziantep, Kilis, buradan Halep, Şam, bütün buralar önemli olmuştur, bundan sonra da önemini tabii ki koruyacaktır.

Aziz Vatandaşlarım;

Tabii ki Kilis’in sahabeler şehri olduğunu, çok büyük komutanlar, sanatkârlar, kültür insanları, devlet adamları, tüccarlar çıkardığını bütün Türkiye, herkes biliyor. Dolayısıyla sizlerle her zaman hepimiz gurur duyuyoruz ve her zaman devletimiz ve bütün kamu görevlileri sizlerin hizmetindedir.

Aziz Vatandaşlarım,

Değerli Kilisliler;

Bugün sizin çok daha başka bir özelliğiniz, insanlık tarihinde hiç unutulmayacaktır. Bu da hemen yanı başınızda başka bir ülkeden, Suriyeli kardeşleriniz can derdine düştüğünde evleri, mahalleleri yangın yerine döndüğünde, evlerinin barklarını terk etmek durumunda kaldıklarında, buraya size sığınmaları ve onlara kucak açmanızdır. Bu, İslam tarihindeki muhacir ve ensar ilişkisini hatırlatmaktadır. Bu gerçekten çok büyük bir olaydır. 90 bin nüfusunuz var, 80 bin kadar da Suriyeli misafiriniz var. Bunlara evlerinizi, kucaklarınızı açmanız sizin asaletinizdir. Bundan dolayı bütün vatandaşlarıma, hepinize şükranlarımı sunuyorum. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu örnek dünyada ender bulunur. Bu, hiçbir zaman unutulmayacaktır. Unutmayın ki hiç kimse kendi evini, barkını kendi arzusuyla terk etmek istemez, altın kafese koysanız yaşamak istemez. Ama hemen yanı başımızda yaşananları hep beraber görüyoruz. Bu ülkenin bu hale gelmemesi için çok uğraştık, çok çabaladık. Nasıl olur onlar da kalkınır, nasıl olur onlar da özgür olur, nasıl olur Suriye’de bir geçiş süreci içerisinde demokrasiye ulaşır, insanlar hür olur ve insanlar kendi memleketinde güven içerisinde yaşarlar diye. Ama sizler de yakinen biliyorsunuz ki bütün uğraşlarımıza rağmen böyle olmadı ve Suriye bugün ateş içerisinde. Halep’in, Şam’ın halini düşünün. Şam’ın halini düşünün, her taraf yangın yeri. Binlerce insan can derdinde, yüz binlerce insan hayatını kaybetti. İşte böyle şartlar altında insanlar evini, barkını, yuvasını terk edip geldiğinde sizler kucak açma asaletini gösterdiniz.

Aziz vatandaşlarım,

Unutmayın ki bu olay insanlık tarihinde unutulmayacaktır, insanlık tarihine Türklerin asaleti olarak geçecektir ve insanlık tarihinde nasıl örnekler gösteriyorsak, Muhacirler evlerini terk etmek durumunda kaldığında Ensar nasıl onlara evini açtıysa, misafir ettiyse ve bugün anlatıyorsak gün gelecek Kilislilerin bu asaleti de bütün dünyaya tarih boyunca örnek olarak gösterilecektir. Ve ayrıca şundan da ziyadesiyle gerçekten mutlu oldum; biraz önce vilayette Vali Bey’den şehrin asayişiyle ilgili, güvenliğiyle ilgili bilgiler aldığımda hiçbir huzursuzluğun olmadığını, başka yerlerde yaşadığımız adi olayların olmadığını görmekten de ayrıca büyük gurur duydum. Bundan dolayı da hepinizi tebrik ediyorum.

Sevgili Vatandaşlarım;

Bütün devlet, bütün kamu, vatandaşlarımıza hizmet için vardır; sizlere hizmet için vardır; vatanına, milletine, devletine bağlı olan, yeri geldiğinde canını esirgemeyen sizler için vardır. Kilis’in tarihinde, Kurtuluş Savaşı’nda da sembol hikâyeler vardır. İki gün sonra kutlayacaksınız 7 Aralık’ı. Kuvay-ı Milliye ordularının Albay Polat Bey’in komutasında gelip burayı kurtarması, büyük direnişin, mücadelenin verildiği Kurtuluş Savaşımızın en şanlı sayfalarından birisidir. Böyle bir şehrimize bu samimiyetteki, asaletteki vatandaşlarımıza hizmet tabi ki hepimizin görevidir.

Biraz önce aldığım bilgilerde gördüm ki çok köklü yatırımlar yapılıyor, çok köklü ihtiyaçlar gideriliyor, büyük barajlar yapılıyor, yollar yapılıyor. Hastanenizin büyütülmesiyle ilgili çalışmalar bitmiş, artık gerçekleşecek kısa süre içerisinde. Eğitimde çok yine önemli işler yapılıyor. Okullardaki başarılardan dolayı da ayrıca gurur duydum. Bundan dolayı da tebrik ediyorum. Türkiye’nin en büyük illerinden daha başarılı oluyorsunuz imtihanlarda. Biraz sonra gidip 7 Aralık Üniversitesi’ni de gezeceğim ve yakından göreceğim. Eksiklerini, ihtiyaçlarını yakından dinleyeceğim. Ama çok daha önemli bir yatırım yakında geliyor. Belki de Türkiye’nin en önemli organize sanayi bölgelerinden birisi Gaziantep – Kilis arasında kurulacak. Bunun bütün bölgenin, sadece Kilis’in değil, bütün bölgenin de çehresini değiştireceğine inanıyorum.

Aziz Vatandaşlarım;

Bir ülkede bir şehirde huzur, istikrar, güvenlik olduğunda ve vatandaşların birbirine karşı saygısı, sevgisi, muhabbeti olduğunda başarılamayacak hiçbir şey yoktur. Türkiye’de de çok şükür çok büyük işler yapılıyor. Bunların hepsini takip ediyorsunuz. Kilis de bunlardan hissesini alıyor ve almaya da devam edecektir. Yeter ki bizler birbirimize saygı ve sevgimizi koruyalım. Hele hele küçük bir ilde, nüfusu 100 bin civarında olan bir ilde herkes birbirini tanır, herkes birbirinin arkadaşı, nerdeyse akrabasıdır. Buralardaki huzur birbirinize saygıdan, sevgiden geçer. Olabilir, farklı düşünebilirsiniz, farklı siyasi akımlar olabilir. Bütün bunlar, demokrasinin, çoğulculuğunun gereğidir ama birbirinizi saygıyla, sevgiyle dinlemek ve sonunda da şehrinizin güzelliği, iyiliği, memleketimizin çıkarı için ne gerekiyorsa bunu el birliği içinde yapmaktır. Bunlar olmazsa üzüntüler olur. Bazen üzüntülerin boyutu çok büyük olur. İşte komşunuz Suriye ne için bu hallere düştü? Çünkü özgürlük olmadığı için, birbirlerine saygıları olmadığı için, şeffaflık olmadığı için, yöneticiler halka hesap vermediği için ve istibdat olduğu için. Ben biraz hürriyet isterim, ben birazcık serbestlik isterim denildiğinde ve insanlar sokağa çıktığında üstlerine nasıl askerle, orduyla gidilip en ağır silahların kullanıldığını gördünüz. Onun için işte komşularınız evini, barkını terk ederek geldiler, size sığındılar. Onun için değerli kardeşlerim memleketimizin, şehirlerimizin, birbirimizin kıymetini bilelim ve huzur, istikrar ve güven içinde ülkemizi çok daha ilerilere taşıyalım. Bu olmaktadır. Göreceksiniz Türkiye’nin geleceği çok daha parlak olacaktır.

Gün boyu burada olacağım, biraz sonra belediyeyi, garnizonu ziyaret edeceğim. Bütün yetkililerden bilgiler alacağım. Sonra da kamplara gidip orada yardım ettiğiniz ve misafirperverlik gösterdiğiniz komşuları ziyaret edeceğim.

Bir kez daha gösterdiğiniz sevgiye, muhabbete ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. Hepinizi Allah’a emanet ediyorum ve burada olmayan bütün vatandaşlarıma selamlarımı, sevgilerimi iletmenizi sizden rica ediyorum.

Sağ olun tekrar, kalın sağlıcakla. Allah’a emanet olun.

Yazdır Paylaş Yukarı