Değerli Meclis Başkanımız,
Değerli Bakanlar,
Aziz Dostum Rene,
Kıymetli Misafirler;
Bugün burada, Hollanda Senatosu ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi eski Başkanı Senatör van der Linden’e Cumhuriyet Nişanı tevcihi münasebetiyle toplanmış bulunuyoruz. Devlet başkanları haricinde diğer zevatlara verilen ülkemizin en büyük nişanı olan Cumhuriyet Nişanı’nı değerli devlet adamı Senatör Van der Linden’e takdim etmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. Bu güzel günde Sayın Van der Linden’in değerli eşi Gemma ve oğlu Hanna’ı da aramızda görmekten yine ayrıca çok büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Sayın Van der Linden ile hukukumuz, Türkiye ile Hollanda arasındaki 400 yıllık diplomatik ilişkiler kadar eski değil ama yine de epey eski hukukumuz vardır. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Asamblesi’nde milletvekili olarak bulunduğum sıralarda Sayın Rene de oradaydı. O günlerden başlayan hukukumuz daha sonra da hep devam etmiştir.
Kendisiyle 1999 – 2004 yılları arasında Avrupa Konseyi Avrupa Halk Partisi Başkanlığı, 2005 – 2008 yılları arasında yürüttüğü Avrupa Konseyi Parlamenterler Başkanlığı döneminde çok yakın ilişkiler içerisinde olduk. Rene, 40 yıla yaklaşan aktif siyasi hayatında muhafazakâr demokrat kişiliği ve çizgisini ilkeli bir şekilde koruyan bir siyasetçi olmuştur. Bu çerçevede, soğuk savaş yıllarından başlayarak temel hak ve özgürlükler ile demokrasinin, Avrupa'nın başka alanlarına da yayılmasında çok önemli, gerçekten kendisinin katkıları olmuştur. Söz konusu çabalarda, Avrupa'nın ortak değerlerini, demokrasiyi, insan haklarını, hukukun üstünlüğü gibi bütün bu konulara çok önem veren ve bunun bütün Avrupa ve daha çok geniş coğrafyada geçerli olması için çok büyük gayret sarf etmiş. Bütün bu çalışmalarında da Avrupa Konseyi'nde kendisine çok yakın çok değerli Türk delegasyonu olmuştur. Bugün burada da gördüğü gibi çok sayıda Türkiye'den arkadaşı vardır.
Yine uzun uluslararası siyasi ve diplomatik kariyeri boyunca Türkiye ile ilgili konularda da Sayın Rene çok yakın olmuştur ve Türkiye'nin gerçekten bir dostu olduğunu her yerde göstermiştir.
Türkiye, hatırlayacaksınız bir zamanlar Avrupa Konseyi’nin denetiminde olan bir ülkeydi. Bu denetimden çıkma sırasında yine Türkiye'ye çok büyük destekleri oldu. Kendisinden sonra Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanlığına ilk defa bir Türk'ün, değerli milletvekilimiz Mevlüt Çavuşoğlu'nun başkan olarak seçilmesinde verdiği katkıyı ve desteği hiçbir zaman unutamayız. Bütün bunlar Türk dostları tarafından daima hatırlanacaktır.
Diğer yandan malumunuz olduğu üzere Avrupa Birliği’nin Türkiye ile üyelik müzakereleri, 2004 yılında Hollanda'nın dönem başkanlığı sırasında kabul edilmiştir. Maalesef bazı üye ülkelerin siyasi nedenlerden ve müzakerenin gereği olmayan teknik nedenler dışında, suni şekilde müzakere sürecini adeta dondururcasına davranmalarına rağmen Hollanda'nın daima destek vermesinde de yine Rene’nin katkılarını daima görmüşüzdür.
Değerli Misafirler,
Bildiğiniz üzere geçen yıl Türkiye - Hollanda diplomatik ilişkilerin 400. yıldönümünü kutladık. Bu yıldönümü vesilesiyle Türkiye ve Hollanda arasında çok büyük faaliyetler söz konusu oldu. Kültürel, ticari ve ekonomik çok büyük çalışmalar söz konusu oldu ve bu çerçevede ben de Kraliçe Beatrix’in davetine icabet ederek bir devlet ziyareti yaptım ve bu ziyaret de gerçekten çok muhteşemdi. Bütün bunların Hazırlık Komitesi Başkanı da Sayın Rene idi.
Eğer iki ülke arasındaki ilişkiler bugün olağanüstü bir noktaya geldiyse ve yatırımlar ticari, kültürel bütün alanlarda çok büyük ilişkiler varsa bunun arkasındaki itici güçlerden birisi de kendisidir. Bundan dolayı da doğrusu kendisine çok teşekkür ediyoruz ve daima kendisini ayrı bir yere koyuyoruz.
Türkiye’ye ve Türklere gösterdiği bu dostluk, yakınlıktan ve çabalarından dolayı böyle bir nişanı kendilerine vermeyi kararlaştırdık ve Bakanlar Kurulumuzun da kararıyla bunu biraz sonra kendisine sunacağız. Ben bir kez daha bu dostluğun uzun süre devam edeceğine inanıyorum.
Kendisine, değerli eşine ve oğluna hoş geldiniz diyorum.