Sayın Cumhurbaşkanı, Aziz Kardeşim Merzuki,
Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler,
Değerli Bakanlar,
Değerli Dostlar,
Köklü dostluk ve kardeşlik bağlarıyla bağlı bulunduğumuz, Arap Baharı'nın kıvılcımını çıkaran Tunus'ta bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu güzel ülkenize geldiğimiz andan itibaren bana ve heyetime gösterilen büyük misafirperverlik için çok teşekkür ediyorum.
Tarihin taptaze bir dönemine başlamanın heyecanını yaşayan yeni Tunus'a Türkiye'den Cumhurbaşkanı seviyesinde gerçekleştirdiğim bu ilk resmi ziyaret, ben ve heyetim için büyük bir anlam taşımaktadır.
Asırlar boyunca karşılıklı derin muhabbet hisleri içinde yaşayan Türk ve Tunus halkları 300 yıldan fazla bir süre kader birliği yapmıştır. Ortak değerimiz büyük düşünür İbn-i Haldun, güncelliğini hâlâ muhafaza eden bilgeliği ile yolumuzu aydınlatmakta, milli sembolümüz olan bayraklarımız da birbirine çok benzemektedir.
Türkiye ve Tunus, Akdeniz havzasındaki stratejik konumlarıyla, Afrika, Avrupa ve Ortadoğu'yu birbirine bağlamaktadır. Bu bakımdan bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da bölgemizin barış, güvenlik ve istikrarına, ülkelerimizin yapacağı katkılar büyük değer taşımaktadır.
Mümtaz Tunus halkının bir yıl boyunca hürriyet, onur, adalet ve demokrasi talepleriyle gerçekleştirdiği, 14 Ocak Yasemin Devrimi, bölgesindekiler başta olmak üzere, tüm ülkelere ilham kaynağı olmuş ve dünya kamuoyunun takdirini kazanmıştır. Yansımaları küresel ölçekte hissedilecek tarihi bir dönüşüm süreci böylece başlamıştır.
Devrimden bu yana geçen bir yıllık süre zarfında Tunus, olağanüstü siyasi reformları, en düşük sosyal maliyetle hayata geçirerek, en büyük başarıya imza atmıştır. Bugün Tunus, Arap Baharı'nın etkilerini yaşayan ülkeler arasında, halkın özgür iradesiyle, Meclisini seçmiş, Cumhurbaşkanını seçmiş, Hükümetini kurmuş yegane ülkedir ve bu bakımdan da ümit ve ilham kaynağıdır.
Çok önemli başka bir nokta da Tunus halkı, değişimi, uzlaşıcı ve sağduyuyla gerçekleştirebileceğini tüm uluslararası camiaya kanıtlamıştır. Bu cesur milletin başarılarını, sadece Arap ve İslam alemi değil, tüm dünya takdirle takip etmektedir. Ben de bu fırsattan yararlanarak Tunuslu kardeşlerimi bir kez daha tebrik ediyor, muhabbetle selamlıyorum.
Büyük bir başarıdan sonra, bu başarının devam etmesi, muhakkak ki ekonomik başarılarla taçlanacaktır. İşte böyle bir noktada Türkiye olarak biz, Tunuslu kardeşlerimizle her alanda beraber olmaya özellikle özen gösteriyoruz.
Şundan emin olun ki: Gerek devlet olarak, hükümet olarak gerekse özel sektör olarak büyük bir heyecan duyuyoruz, "Acaba Tunus'un bu soylu yürüyüşünde ne kadar katkımız olur?" diye. Zaten Devrim'den bu yana yapılan en üst seviyede ziyaretler, herhalde samimiyetimizin ve niyetimizin çok açık ispatıdır.
Bugün, Sayın Cumhurbaşkanı, Değerli Başbakan, Meclis Başkanı, Bakanlarla, herkesle yaptığımız görüşmelerde, çok somut konuları da konuştuk. Özellikle Tunus'taki yatırım ortamının güvenilir olduğunu gösterme yönünde hükümetinizin attığı adımlar, muhakkak ki başka önemli yatırımcıları da süratli bir şekilde bu ülkeye getirecektir. Çünkü özel sektör, bu ülkenin geleceğine gerçekten inanmaktadır.
Bugün görüşmelerimizde aldığımız kararların çok dikkatli takipçisi olacağımızdan ve bunların hepsini uygulamaya geçirmek için üstün gayret göstereceğimizden herkesin emin olmasını bir kez daha hatırlatmak istiyorum ve Türk halkının selam, muhabbetini bu vesileyle bütün Tunus halkıyla da paylaşmak istiyorum.
Tekrar başarılar diliyoruz, tebrik ediyoruz. Gösterdiğiniz misafirperverliğe de şükran duygularımı ifade ediyorum.