Değerli Dostum Cumhurbaşkanı Klaus,
Muhterem Hanımefendi,
Değerli Misafirler,
Eşim ve ben, dost ve müttefik ülke Çek Cumhuriyeti’nin Sayın Cumhurbaşkanı’nı, Muhterem Refikalarını ve beraberindeki heyetin seçkin üyelerini Türkiye'de misafir etmekten büyük memnuniyet duyuyoruz.
Yaklaşık üç yıl önce AB Dönem Başkanı olduğu sırada Çek Cumhuriyeti’ne yaptığım ziyaretten, fevkalade güzel hatıralarla ayrıldım. Zat-ı Devletleri’nin de altı yıl aradan sonra Türkiye’ye bir kez daha resmi ziyarette bulunmaları bizi onurlandırmış, iki ülke arasındaki emsalsiz dostluk ve ittifak ilişkilerinin şüphesiz en güzel göstergesini teşkil etmiştir.
İktisatçı ve entelektüel kişiliğinizle Çek Cumhuriyeti’nin ekonomi, siyaset ve bilim hayatına uzun yıllar boyunca yaptığınız katkıları büyük bir takdirle izliyorum.
Bu vesileyle, Çek Cumhuriyeti’nin kuruluşunda tarihi rol oynayan ve maalesef iki ay önce vefat eden büyük fikir, sanat ve devlet adamı Cumhurbaşkanı Havel’i de saygıyla anıyorum.
Avrupa’nın erken sanayileşen toplumlarından biri olan Çek halkı, kuruluşunun ilk yıllarından itibaren Türkiye Cumhuriyeti ile sanayi alanında işbirliği içinde olmuştur. Günümüzde de Çek Cumhuriyeti, Türkiye’nin en önemli stratejik hedeflerinden birini teşkil eden Avrupa Birliği katılım sürecine başından beri destek vermiş ve her zor dönemeçte Türkiye’nin yanında yer almıştır.
Bu politikanın mimarı olan siz Değerli Dostuma, Avrupa Birliği’ne üyelik hedefimize verdiğiniz kuvvetli destek için tekrar teşekkür ederim.
Değerli Misafirler,
Dünya genelindeki ve Avrupa’daki olumsuz ekonomik şartlara rağmen üreterek büyüyen iki ekonomi olan ülkelerimizin bu performansı takdire şayandır. İşadamlarımız arasındaki verimli temasların teşvikiyle, önümüzdeki dönemde daha da başarılı sonuçlar bekliyoruz. Eminim ki, bugün Sayın Cumhurbaşkanı ile birlikte hitap ettiğimiz İş Forumu sonucunda ekonomik ilişkilerimiz önemli ivme kazanacaktır.
Bu çerçevede, Değerli Dostum Cumhurbaşkanı Klaus’u, beraberindeki kıymetli işadamları ile Adana ve Mersin’i de ziyaret etme tercihi için içtenlikle kutluyorum. Bu güzel şehirlerimizde yapılacak İş Forumu toplantıları, Türkiye’nin farklı bölgelerinin ekonomik potansiyelinin Çek iş çevreleri tarafından daha iyi değerlendirilmesini sağlayacaktır.
Öte yandan, Türkiye’nin Çek halkının en çok tercih ettiği beş turizm destinasyonundan biri olduğunu ve ülkemizi ziyaret eden Çek dostlarımızın evsahipliğimizden memnun kaldıklarını bilmek de bizleri sevindirmektedir.
Avrupa’nın ortasında görkemli bir şehir olan Prag ise Türk turistler için önemli bir güzergahtır.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Kıymetli Misafirler;
Türk ve Çek halkları arasındaki müstesna ilişkiler yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Bu bağlamda, Birinci Dünya Savaşı’nın Galiçya cephesinde şehit düşerek Çek Cumhuriyeti topraklarındaki üç ayrı şehitlikte Çek halkının ebedi misafiri olarak yatan kahraman askerlerimiz, halklarımız arasında özel bir bağ oluşturmaktadır.
Zat-ı Devletleri’nin şahsında bu dost ve müttefik halka şehitliklerimize gösterdikleri itinadan dolayı Türk Milleti adına bir kez daha teşekkür ediyorum.
Türk-Çek ilişkilerinin parlak geleceğine daha da güvenle bakmamızı sağlayan bir diğer somut bağ, hiç şüphesiz bu sene ilk mezunlarını verecek olan Charles Üniversitesi Türkoloji Kürsüsü’dür.
Sayın Cumhurbaşkanı, Değerli Dostum,
Türkiye ile Çek Cumhuriyeti arasında altı yıl gibi bir sürede en üst seviyede üç resmi ziyaret gerçekleştirilmesi, ikili ilişkilerimizi besleyen tarihi dostluk ve ittifak ruhunun en güzel ispatıdır. Bu ziyaretinizin de ülkelerimizin örnek işbirliğinde yeni ufuklar açacağına inanıyorum.
Bu anlayışla, Zat-ı Devletleri’ne, Muhterem Hanımefendi’ye ve değerli heyetinize bir kez daha hoşgeldiniz diyor, kadehimi sağlık ve mutluluğunuza, dost ve müttefik Çek Cumhuriyeti halkının esenlik ve refahına kaldırıyorum.