Sayın Cumhurbaşkanı,
Kıymetli Misafirler,
Zat-ı Devletlerini, Muhterem Eşinizi ve heyetinizin değerli üyelerini ülkemizde misafir etmekten Eşimle birlikte büyük mutluluk duyuyoruz.
Güzel ülkenize 2008 yılı Ekim ayında gerçekleştirdiğim ziyaret sırasında Finlandiya halkının candan dostluk ve misafirperverliğinin müşahhas örneklerine şahit olmuştuk. Finlandiya hatıralarını unutmamız mümkün değildir.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Değerli Dostum,
Türkiye ve Finlandiya, Avrupa coğrafyasının kuzey ve güney uçlarında yeralan ve aynı dil ailesine mensup iki ülkedir. Halklarımız, samimi dostluk hisleriyle birbirine bağlıdır. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin tarihi çok eskilere dayanır.
Nitekim, Türkiye Cumhuriyeti’nin mirasını devraldığı Osmanlı İmparatorluğu 21 Şubat 1918 tarihinde Finlandiya’nın bağımsızlığını tanımış ve ülkelerimiz arasında 9 Aralık 1924 tarihinde Dostluk Anlaşması akdedilmiştir. Siyasi ilişkilerimiz bu sağlam temel üzerinde o tarihten bu yana kesintisiz olarak devam etmektedir.
Demokrasi, çoğulculuk, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri, kadın-erkek eşitliği, adalet ve farklılıklara saygı gibi evrensel değerleri paylaşan Türkiye ve Finlandiya, aynı idealler doğrultusunda müşterek çaba göstermeye devam edecektir.
Bu çerçevede, kadınlarımıza siyasi hakların tanınmasında Finlandiya ile birlikte Avrupa’ya öncülük ettiğimizi memnuniyetle müşahede ediyoruz.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi konusunda 1906 yılında ilk ışığı yakan Finlandiya’yı birçok Avrupa ülkesinden çok daha önce 1934 yılında kararlılıkla takip ettik. Bugün Türk kadını iş dünyasından siyasete, sanattan sağlık sektörüne kadar uzanan hayatın her alanında en üst kademelere yükselmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Değerli Misafirler,
Modern Avrupa’nın siyasi mimarisinin şekillendirilmesine yönelik çabalarda her zaman yerini alan Türkiye, günümüzde de AB üyeliği hedefi doğrultusunda kendinden emin adımlarla ilerlemektedir.
Bu süreçte AB ülkelerinin de taahhütlerine bağlı kalmalarını ve katılım sürecimizi samimiyetle desteklemelerini bekliyoruz.
AB ile ilişkilerimiz açısından Finlandiya’nın ayrı bir yeri vardır. Türkiye’ye adaylık statüsü Finlandiya’nın Dönem Başkanlığı sırasında verilmiştir.
Sözkonusu kararın alınmasında Finlandiya’nın sarfettiği çabaları her zaman şükranla hatırlıyoruz. Finlandiya’nın AB üyelik sürecimize verdiği güçlü destek, gerek Türk, gerek Avrupa kamuoylarına doğru mesajların iletilmesi açısından ziyadesiyle mühimdir.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Türkiye ve Finlandiya’nın beraberce sergilediği, bölgesel ve uluslararası sorunların çözümünde diyalog ve uzlaşmayı ön plana çıkartan tutum, uluslararası camianın takdirini kazanmıştır.
Türkiye ve Finlandiya, uluslararası barışın temini için BM çatısı altında enerjilerini birleştirerek önemli ortak projelere imza atmaktadır. Bu çerçevede, Dışişleri Bakanlarımızın BM’nin kapasite ve etkinliğinin geliştirilmesi amacıyla oluşturdukları “Barış için Arabuluculuk” girişimi ön plana çıkmaktadır.
Kuzey Afrika ve Ortadoğu’da köklü değişikliklerin yaşandığı bu kritik dönemde, uluslararası toplumun da desteğiyle, bu mekanizmanın somut neticelere vesile olması için geniş bir potansiyel mevcuttur.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Kıymetli Misafirler,
Türkiye ve Finlandiya arasındaki mükemmel ilişkileri karşılıklı çabalarımızla daha da ileriye taşımaya kararlıyız.
Halklarımız arasındaki temas ve etkileşimin geliştirilmesi; ticaret hacmimizin ve ortak yatırımların arttırılması; enerji, eğitim, bilim ve teknoloji gibi alanlarda işbirliğimizin geliştirilmesi için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz.
Dolayısıyla, Finlandiya’dan Türkiye’ye 12 yıl aradan sonra Cumhurbaşkanı düzeyinde gerçekleştirilmekte olan ziyaretiniz, her açıdan büyük önem taşımaktadır.
Bu anlayışla, kadehimi Zat-ı Devletleri ve Muhterem Beyefendi’nin sağlık ve mutlulukları ile Finlandiya halkının huzur ve refahı ile Türkiye-Finlandiya dostluğunun parlak geleceğine kaldırıyorum.
Teşekkür ederim.