Bosna Hersek’e yaptığım bu ziyaret çerçevesinde, Mostar’da bulunmaktan, bu tarihi, güzel, şirin kenti ziyaret ediyor olmaktan ve buranın gazetecileri, sizlerle de buluşmaktan, büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bu ziyaretimde Türkiye ile Bosna Hersek arasındaki ilişkileri, siyasi, kültürel, ekonomik alanlarda, güvenlik alanında nasıl geliştiririz, hep bunları konuştuk, Cumhurbaşkanlığı Konseyi Üyeleriyle, hepsiyle çok verimli, güzel konuşmalar yaptık ve şu mesajları verdim, onu sizinle de paylaşmak isterim. Türkiye, Bosna Hersek’in bütünüyle çok yakın ilgilidir, bunu tabii öncelikle söylemek istiyorum. Şu, tabii bir gerçek ki: Bosna Hersek dediğimizde; Boşnaklar, Sırplar, Hırvatlar, hepsi buranın bir gerçeğidir. Dolayısıyla Türkiye, hepsini kucaklamak istiyor ve hepsiyle beraber olmak istiyor. Ve şuna inanıyoruz ki: Bosna Hersek, AB ve NATO ile ilgili yoluna devam ettiği süre içerisinde, kendisine buralara tam üye olmayı misyon edinip, bu yönde ilerlediği sürece, Bosna Hersek’in geleceği çok parlak olacaktır. Avrupa’nın kalbinde, ortasındaki bu ülke, çok güvenli, istikrarlı ve çok süratli bir ekonomik kalkınma içine girecektir. Bunun için cesur bir şekilde, hem NATO hem de AB ile ilgili reformları, ülkede gerçekleştirmek gerektiği konusundaki kanaatimi hep paylaştım ve çok açıkçası burada görüştüğüm bütün devlet adamlarını teşvik ettim. Çünkü bu büyük şemsiye. Büyük bir çatının altında, buradaki bazı problemler -ki gerçekçi olmak gerekir, problemler var- daha kolay çözülür ve herkesin geleceğe bakışı çok daha parlak olur. Ve Bosna Hersek kısa süre içerisinde çok güvenli, istikrarlı ve kalkınmış bir ülke haline gelir.
Çok sayıda iş adamı yatırımcıyla da beraber geldik. İş Forumu toplantısı yaptık. Onlar Bosna Hersek’in her tarafına çok yatırım yapma arzusu içerisindeler. Bugün Mostar’a da geldik, onlarla beraber. Mostar’ın süratli bir şekilde toparlanması ve kalkınmasıyla ilgili, hem Türk özel sektörü hem de başta TİKA olmak üzere, devlet kuruluşlarımız, büyük belediyelerimiz, hepsi bir arzu ve gayret içerisinde. Havaalanının iyileştirilmesi ve geliştirilmesiyle ilgili de TİKA çalışma yapıyor. Ayrıca buradaki üniversitelerin iyileştirilmesi, onların ihtiyaçlarının karşılanmasıyla ilgili de yine TİKA çok büyük katkılar sağlıyor. Binalarını yapıyor, laboratuarlarını yapıyor. İnanıyorum ki burası çok güzel bir üniversite şehri olarak çok dikkati çekecektir. Buradaki müzik okulunun da tekrar faaliyete geçmesine ve eğitim vermeye başlamasına da çok önem veriyoruz. Doğrusu onunla ilgili projeleri de destekliyoruz. Ama turizm çok önem verdiğimiz bir konu. Mostar’ın turizm sayesinde çok büyük bir ilgi odağı olacağına ve çok daha süratli kalkınacağına açıkçası inanıyorum. Çünkü Mostar, köprüsüyle, tarihiyle buradaki tarihi eserleriyle, dünyada çok meşhur bir şehir. Nüfusundan çok daha büyük bir imajı var. Buraya gelmemiz, burada incelemelerde bulunmamız, buranın yöneticileriyle tanışmamız ve bunları konuşmamızın da önemli olduğuna inanıyorum. Ve bu güzel şehri görmek, gerçekten heyetimizi çok mutlu etmiştir. Şimdi bu güzel şehri, buraları gezeceğiz. Kardeş şehir, buna çok önem veriyoruz. Benim doğduğum şehir Kayseri, burayla kardeş şehir. İş adamları, onlar da buraya, buranın üniversitesine çok büyük ilgi gösteriyor. Ümit ediyorum ki çok süratli bir şekilde bu karşılıklı ilişkilerin hep neticelerini göreceğiz.
Teşekkür ederim, hepinize.