Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Temel Atma Töreni'nde Yaptıkları Konuşma
21.11.2007
Sayın Cumhurbaşkanları,
Çok Değerli Misafirler,
Bugün tarihi bir gün yaşıyoruz. Çok güzel bir vesile ile bir aradayız. İnanıyorumki ileride bu anlar en güzel şekilde hatırlanacaktır. Bugün Bakü'yü Kars'a bağlayacak demiryolunun temel atma merasimi vesilesiyle buradayız. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum ve Türkiye'nin, Gürcistan'ın Azerbaycan'ın halklarına mutluluklar diliyorum. Biz bugün sadece Bakü-Tiflis ve Kars'ı bağlamıyoruz; Aslında bugün biz Çin'i Londra'ya bağlıyoruz. Büyük bir proje. Çin'den çıkacak vagonlar lokomotifler Hazar'ı geçecek, daha sonra Bakü-Tiflis-Kars'ı geçecek, İstanbul'a ulaşacak, İstanbul'da Boğaz'ın altında yapılmakta olan Marmararay Projesi bitince -ki hızlı bir şekilde inşaatı devam ediyor- boğazın altından, denizin altından geçecek, Avrupa'yı katedecek, oradan da Manş'ı geçip Londra'ya kadar ulaşacak. Dolayısıyla aslında tarihi, coğrafyayı değiştiren büyük bir projenin gerçekleştirilmesi ile igili adımı atıyoruz. Bu projeye çok kişinin emeği geçmiştir. 1990'lı yıllarda fikir ortaya atıldığında önce çok konuşulmuş, daha sonra ne yazık ki gerekli ilgiyi görmediği için adeta askıya alınmış. Ama geçen senelerde tekrar bu üç ülke proje üzerinde yoğunlaşmış. Hatırlıyorum önce Türkiye'den Gürcistan'dan Azerbaycan'dan Ulaştırma Bakanlarımız bir araya geldiler ve bu projeyi tekrar canlandırmak için seferber oldular. Daha sonra bunun fizibl olduğu ortaya çıktı ve bu senenin başında burada yapılan bir merasimle Cumhurbaşkanları, Başbakanlar katıldılar ve bir çerçeve anlaşması imzalanarak üç ülkenin siyasî kararı ortaya kondu ve bütün dünyaya, bölgeye deklare edildi. Daha sonra da işler hızlandı ve bugün büyük bir mutluluğu yaşıyoruz. Bu projenin gerçekleştirilmesiyle ilgili adımı atıyoruz, temelini atıyoruz. Bu projeyi realize etmek için düğmeye basıyoruz. Gerçekten büyük bir olay, büyük bir mutluluk.
İnanıyorum ki bu proje hayata geçtiğinde eski tarihi ipekyol bir kez daha canlanmış olacaktır. O zaman kara yolu üzerinden çalışan ipek yol şimdi demiryolu üzerinden ama yine karadan çalışmaya başlayacaktır. Sadece üç ülkeyi değil Asya'nın ortalarını, uzak Asya'yı Çin'i Avrupa'ya bağlayacaktır. Bu projeye Kazakistan'ın katılması bu projeyi gerçek anlamda çalışır hâle getirmiştir. Bunu burada ifade etmek isterim ve bu vesileyle Sayın Nazarbayev'e de teşekkür etmek isterim. Onun da bu projeye olan ilgisini yakinen bilen kişilerden birisiyim. Hatırlayacaksınız, geçen sene yapılan toplantılar neticesinde Kazakistan, yılda 10 milyon bin ton yük vermeyi bu projeye taahhüt etmiştir. Bildiğiniz gibi sadece yolcu taşınmayacak aynı zamanda yük de taşınacaktır. Bu projenin bölgenin ekonomik kalkınmasına çok büyük katkı sağlayacağına, bölgemizdeki insanların refahını artıracağına çok inanıyorum. Bir taraftan hava yolları, bir tarafdan deniz ulaşımı, bir taraftan demir yolları, diğer taraftan karayolları, bu üç ülkeyi birbirine daha çok bağlamakta ve adeta ortak ekonomik bölge ortaya çıkmaktadır. Bildiğiniz gibi Batum havaalanı ortak kullanıma açılmıştır. Yine Hopa limanı yapıldığında limanlar arasında çok büyük işbirliği olacaktır. Gence ile Bakü arasında yapılmakta olan otoyol bittiğinde ve Tiflis ile Bakü arasındaki otoyol bittiğinde bütün bunlar Karadeniz otoyoluna bağlanacak ve Bakü'den çıkan arabalar İstanbul'a kadar çok güzel otoyollardan geçerek ulaşacaklardır. Bütün bunlar heyecan verici büyük projelerdir. Bir zamanlar bunlar konuşulurken bunları rüya gibi, hayal gibi görenler olmuştur, sorgulayanlar olmuştur. Ama bugün görüyoruz ki, bu projeler gerçekleşiyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı nasıl gerçekleştiyse ve nasıl Orta Asya'nın petrolleri, Kafkasların petrolleri Akdeniz'den bütün dünyaya pazarlanıyorsa, tankerler Orta Asya'nın, Kafkasların petrollerini Akdeniz'den alıp taşıyorsa, nasıl Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Projesi bitmek üzereyse, eminim ki Bakü-Tiflis-Kars demir yolu da en kısa sürede bitecek ve bundan sadece bölgemiz değil, sadece üç ülke değil, bütün dünya bundan faydalanacaktır. Bunlar tarihi olaylardır. Böyle tarihi bir olayı hep beraber sizlerle birlikte, değerli üç Cumhurbaşkanı meslektaşlarımla birlikte yaşıyor olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Ve bunların çok daha farklı projeleri teşvik edecek örnekler olacağına inanıyorum. Sadece bölgemizde değil, dünyanın başka bölgelerinde de bunların örnek alınacağına inanıyorum.
Şu bir gerçektir ki, güvenlik, istikrar, ekonomik büyüme, refah bunlar hep birbiriyle çok bağımlı unsurlardır. Dünyada barışı hâkim kılmak, istikrarı hâkim kılmak, neticede insanların refahını, mutluluğunu temin etmek bizlere düşen en büyük görevdir.
Bu vesileyle şunu da söylemek istiyorum: Kafkas bölgesinde, bu bölgede bütün projeler, bütün ülkelere açıktır aslında. Barış istikrar hâkim olduğunda, hiç kimseyi dışlama gibi bir arzumuz da yoktur. Herkes bu projelere katılabilir, ve bütün bölgenin insanları ırk, din ayrımı yapmadan bu projelerin getirilerinden yararlanabilir ve kendi halklarının, ülkelerinin milletlerinin refahını arttırabilirler. Ümit ediyorum ki bu projeler bu şekilde algılanır, yanlış şekilde algılanmaz. Bu projelerin birgün sadece üç ülkeye değil, bütün bu coğrafyaya hizmet edecek hâle birgün geleceğine de inanıyorum.
Bu vesileyle, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. En kısa zamanda bu projelerin bittiğini ve döşeyeceğimiz bu raylar üzerinden insanların, yükleri taşıyan vagonların hareket edeceğini ümit ediyorum. İnşallah açılışını da hep beraber yaparız. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.
Çok Değerli Misafirler,
Bugün tarihi bir gün yaşıyoruz. Çok güzel bir vesile ile bir aradayız. İnanıyorumki ileride bu anlar en güzel şekilde hatırlanacaktır. Bugün Bakü'yü Kars'a bağlayacak demiryolunun temel atma merasimi vesilesiyle buradayız. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum ve Türkiye'nin, Gürcistan'ın Azerbaycan'ın halklarına mutluluklar diliyorum. Biz bugün sadece Bakü-Tiflis ve Kars'ı bağlamıyoruz; Aslında bugün biz Çin'i Londra'ya bağlıyoruz. Büyük bir proje. Çin'den çıkacak vagonlar lokomotifler Hazar'ı geçecek, daha sonra Bakü-Tiflis-Kars'ı geçecek, İstanbul'a ulaşacak, İstanbul'da Boğaz'ın altında yapılmakta olan Marmararay Projesi bitince -ki hızlı bir şekilde inşaatı devam ediyor- boğazın altından, denizin altından geçecek, Avrupa'yı katedecek, oradan da Manş'ı geçip Londra'ya kadar ulaşacak. Dolayısıyla aslında tarihi, coğrafyayı değiştiren büyük bir projenin gerçekleştirilmesi ile igili adımı atıyoruz. Bu projeye çok kişinin emeği geçmiştir. 1990'lı yıllarda fikir ortaya atıldığında önce çok konuşulmuş, daha sonra ne yazık ki gerekli ilgiyi görmediği için adeta askıya alınmış. Ama geçen senelerde tekrar bu üç ülke proje üzerinde yoğunlaşmış. Hatırlıyorum önce Türkiye'den Gürcistan'dan Azerbaycan'dan Ulaştırma Bakanlarımız bir araya geldiler ve bu projeyi tekrar canlandırmak için seferber oldular. Daha sonra bunun fizibl olduğu ortaya çıktı ve bu senenin başında burada yapılan bir merasimle Cumhurbaşkanları, Başbakanlar katıldılar ve bir çerçeve anlaşması imzalanarak üç ülkenin siyasî kararı ortaya kondu ve bütün dünyaya, bölgeye deklare edildi. Daha sonra da işler hızlandı ve bugün büyük bir mutluluğu yaşıyoruz. Bu projenin gerçekleştirilmesiyle ilgili adımı atıyoruz, temelini atıyoruz. Bu projeyi realize etmek için düğmeye basıyoruz. Gerçekten büyük bir olay, büyük bir mutluluk.
İnanıyorum ki bu proje hayata geçtiğinde eski tarihi ipekyol bir kez daha canlanmış olacaktır. O zaman kara yolu üzerinden çalışan ipek yol şimdi demiryolu üzerinden ama yine karadan çalışmaya başlayacaktır. Sadece üç ülkeyi değil Asya'nın ortalarını, uzak Asya'yı Çin'i Avrupa'ya bağlayacaktır. Bu projeye Kazakistan'ın katılması bu projeyi gerçek anlamda çalışır hâle getirmiştir. Bunu burada ifade etmek isterim ve bu vesileyle Sayın Nazarbayev'e de teşekkür etmek isterim. Onun da bu projeye olan ilgisini yakinen bilen kişilerden birisiyim. Hatırlayacaksınız, geçen sene yapılan toplantılar neticesinde Kazakistan, yılda 10 milyon bin ton yük vermeyi bu projeye taahhüt etmiştir. Bildiğiniz gibi sadece yolcu taşınmayacak aynı zamanda yük de taşınacaktır. Bu projenin bölgenin ekonomik kalkınmasına çok büyük katkı sağlayacağına, bölgemizdeki insanların refahını artıracağına çok inanıyorum. Bir taraftan hava yolları, bir tarafdan deniz ulaşımı, bir taraftan demir yolları, diğer taraftan karayolları, bu üç ülkeyi birbirine daha çok bağlamakta ve adeta ortak ekonomik bölge ortaya çıkmaktadır. Bildiğiniz gibi Batum havaalanı ortak kullanıma açılmıştır. Yine Hopa limanı yapıldığında limanlar arasında çok büyük işbirliği olacaktır. Gence ile Bakü arasında yapılmakta olan otoyol bittiğinde ve Tiflis ile Bakü arasındaki otoyol bittiğinde bütün bunlar Karadeniz otoyoluna bağlanacak ve Bakü'den çıkan arabalar İstanbul'a kadar çok güzel otoyollardan geçerek ulaşacaklardır. Bütün bunlar heyecan verici büyük projelerdir. Bir zamanlar bunlar konuşulurken bunları rüya gibi, hayal gibi görenler olmuştur, sorgulayanlar olmuştur. Ama bugün görüyoruz ki, bu projeler gerçekleşiyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı nasıl gerçekleştiyse ve nasıl Orta Asya'nın petrolleri, Kafkasların petrolleri Akdeniz'den bütün dünyaya pazarlanıyorsa, tankerler Orta Asya'nın, Kafkasların petrollerini Akdeniz'den alıp taşıyorsa, nasıl Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Projesi bitmek üzereyse, eminim ki Bakü-Tiflis-Kars demir yolu da en kısa sürede bitecek ve bundan sadece bölgemiz değil, sadece üç ülke değil, bütün dünya bundan faydalanacaktır. Bunlar tarihi olaylardır. Böyle tarihi bir olayı hep beraber sizlerle birlikte, değerli üç Cumhurbaşkanı meslektaşlarımla birlikte yaşıyor olmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Ve bunların çok daha farklı projeleri teşvik edecek örnekler olacağına inanıyorum. Sadece bölgemizde değil, dünyanın başka bölgelerinde de bunların örnek alınacağına inanıyorum.
Şu bir gerçektir ki, güvenlik, istikrar, ekonomik büyüme, refah bunlar hep birbiriyle çok bağımlı unsurlardır. Dünyada barışı hâkim kılmak, istikrarı hâkim kılmak, neticede insanların refahını, mutluluğunu temin etmek bizlere düşen en büyük görevdir.
Bu vesileyle şunu da söylemek istiyorum: Kafkas bölgesinde, bu bölgede bütün projeler, bütün ülkelere açıktır aslında. Barış istikrar hâkim olduğunda, hiç kimseyi dışlama gibi bir arzumuz da yoktur. Herkes bu projelere katılabilir, ve bütün bölgenin insanları ırk, din ayrımı yapmadan bu projelerin getirilerinden yararlanabilir ve kendi halklarının, ülkelerinin milletlerinin refahını arttırabilirler. Ümit ediyorum ki bu projeler bu şekilde algılanır, yanlış şekilde algılanmaz. Bu projelerin birgün sadece üç ülkeye değil, bütün bu coğrafyaya hizmet edecek hâle birgün geleceğine de inanıyorum.
Bu vesileyle, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. En kısa zamanda bu projelerin bittiğini ve döşeyeceğimiz bu raylar üzerinden insanların, yükleri taşıyan vagonların hareket edeceğini ümit ediyorum. İnşallah açılışını da hep beraber yaparız. Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.
