Hak-İş Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda yaptıkları konuşma aşağıda sunulmaktadır:
Değerli divan ve Hak-İş'in değerli başkanları,
Değerli emekci arkadaşlarım,
Bugün Hak-İş'in bu kongresinde sizlerle beraber olmaktan gerçekten büyük mutluluk duyuyorum, hepinize sevgiler sunuyorum.
Hak-İş sendikacılık hayatında önemli yeri olan konfederasyonlardan birisi. 11. Genelkurul toplantınızı yapıyorsunuz, bunun önce sendikanız için sonra tüm Türk çalışma hayatı için ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum ve hepinize başarılar diliyorum.
Tabii ki çalışan çok insan vardır, kimi zihniyle, kimi fikriyle çalışıyor, kimi farklı farklı sahalarda ve herkesde terliyor, yoruluyor. Ama şu da bir gerçek ki alnının teriyle kazanan, çalışan insanlar, emekçiler, işçiler. Sizler de onları temsil ediyorsunuz. Dolayısıyla sizin emekleriniz gerçekten çok mukaddes, sizin çalışmalarınız, alın teriniz gerçekten çok mukaddes. O bakımdan toplumun en anlamlı kesimini temsil ediyorsunuz. Emeğinizin gerçekten karşılığını alıp, en helâl kazancı sizler temin ediyorsunuz. O bakımdan özellikle işçi sendikalarımızla beraber olmayı prensip olarak doğru buluyorum. Bugün sizin bu kongrenize genel kurulunuza bunun için katılıyorum. Yakında Türk-İş'in, başka bir konfederasyonun kongresi olacak, ona da bu niyetlerle katılmayı düşünüyorum ve sizlerle beraber olmayı anlamlı buluyorum.
Ayrıca şu da bir gerçek ki, üretimin fonksiyonlarına baktığımızda emek onların içersinde en önemli olan unsur. Emek sözkonusu olmadığında üretim ortaya çıkmıyor, başarı, gelişme, kalkınma ortaya çıkmıyor. Türkiye'yi kalkındıracak, Türkiye'yi geliştirecek, Türkiye'de refahı artıracak şey üretimdir, üretimin de ana unsuru sizlersiniz, emekçilerdir, emektir, çalışanlardır. O bakımdan da sizlerle beraber olmayı yine anlamlı buluyorum.
Hak-İş sadece emekçilerin haklarıyla uğraşan bir işçi sendikası, konfederasyon olmanın ötesinde de faaliyetler gösteren bir kuruluş. Bununla da ne kadar övünürseniz azdır gerçekten. Türkiye'nin diğer bütün kurumlarıyla da yakından ilgilendiğinizi biliyorum. Daha önceki görevlerim sırasında da sizlerle çok beraber oldum. Sayın Başkan'la çok beraber oldum. Gerek ekonomik sosyal konseyde, Başbakanlığım, Dışişleri Bakanlığım döneminde sizlerle beraber çalıştım. Avrupa Birliği süreci içerisinde yine konfederasyonunuzun çok büyük katkılarını, yapıcı katkılarını hep gördüm. Çalışma hayatında da emeğinizin karşılığını almak için şüphesiz ki onurlu mücadeleleri yeri geldiğinde büyük bir cesaretle verdiniz. Aynı zamanda da yapıcı olarak bütün bunları ortaya koydunuz. Bu bakımdan çalışmalarınızı takdirle izledim. Bundan sonra da inanıyorum ki aynı başarıları göstereceksiniz.
Türkiye'nin geleceğinin aydınlık olduğuna kesinlikle inanıyorum. Türkiye kendi büyüklüğünün farkına varıyor. Türkiye büyüdükçe, Türkiye güçlendikçe Türkiye'deki toplumun bütün kesimleri de üstüne düşen hisseleri, üstüne düşen payı adaletli bir şekilde tabii ki almak zorundadır. Zenginlik söz konusu olunca, bu zenginliğin toplumun bütün kesimlerine yayılması gerekiyor. Bununla gelir adaletini kastediyorum. Burda da çalışanlar, çalıştıranlar arasında muhakkak ki görüşerek, konuşarak, toplu sözleşmelerle, gerektiğinde tartışarak, ama yine yapıcı bir şekilde bunun en iyi şekilde sağlanması gerekiyor.
Bu konuda bütün sendikalar gibi, konfederasyonlar gibi Hak-İş'e de çok görev düşüyor. Eminim ki bu konularda çok başarılı olacaksınızdır. Eminim ki, Türkiye'nin büyümesine, Türkiye'nin güzelleşmesine, Türkiye'deki gelir adaletinin, adaletli bir şekilde yerleşmesine sizlerin de çok büyük katkısı olacaktır. Sizlerin söylediklerinizi sadece hükûmetler değil, herkes çok dikkatli bir şekilde takip ediyor. Sizlerin açıklamalarınız, herkes tarafından dikkate alınıyor. Bundan sonra daha da çok dikkate alınacaktır. Çünkü, Türkiye'nin çalışma hayatındaki etkinliğe çok büyük katkısı olan bir konfederasyonsunuz, o bakımdan kongrenizin başarılı geçmesini diliyorum, hepinize başarılar diliyorum.
Kongreniz nasıl bilmiyorum, kimler seçilecekse seçilenlere başarılar diliyorum. Ve sizin vasıtanızla da Türkiye'de bütün çalışanlara, bütün emekçilere, alnının teriyle hayatını kazananlara buradan sevgilerimi sunuyorum.
Eminim ki burada çok konuşmalar yapılmıştır, heyecanlı konuşmalar yapılmıştır, ama benim burada bulunuşum, semboliktir. Yani, sizlere destek vermek, çalışanların, emekçilerin yanında olduğumuzu göstermek ve sizlerin sorunlarınızın hepimizin sorunu olduğunu göstermek içindir. Bundan sonra da sizlerle beraber olacağım. Her zaman Cumhurbaşkanlığı'nın kapısı sizlere açık olacaktır, zaten açıktır. Arkadaşlarınız, sizlerin temsilcileri geldiler, bundan sonra da sizlerle beraber olmaya çok gayret sarf edeceğim. Tekrar hepinize başarılar diliyorum.
Türkiye'nin değişik bölgelerinden gelen siz delegelerin dönüşünüzde Türkiye'nin tüm bölgelerine sevgilerimi, muhabbetlerimi götürmenizi özellikle rica ediyorum. Divana seçilecek arkadaşlara, hepinize tekrar tekrar başarılar diliyorum. Sağolun.