Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulu Berdimuhammedov Onuruna Verdikleri Akşam Yemeğinde Yaptıkları Konuşma
24.03.2008
Ekselansları, Aziz Kardeşim Gurbangulu Berdimuhammedov,
Kadirli Türkmen Doğanlarım,
Muhterem Misafirler,
Atavatan Türkmenistan'a geçtiğimiz Aralık ayında gerçekleştirdiğim ziyaretin güzel hatıraları zihnimde hala tazeyken Zat-ı Devletlerini Türkiye'de ağırlamaktan duyduğum mutluluğu öncelikle belirtmek istiyorum.
Atalarımızın yurduna ziyaretim sırasında başta Köhne Ürgenç'te olmak üzere, Türkmenistan'ın her karış toprağında ortak kültürel mirasımızın izlerini görmekten büyük mutluluk duydum. Ziyaretinizin sonunda sizin de aynı duygularla Türkiye'den ayrılacağınıza inanıyorum.
Her vesile ile söylediğimiz gibi biz Türkler ve Türkmenler tek bir milletin evlatlarıyız. Türk halkı, Türkmenistan'la ortak ecdadımızdan, dilimizden, dinimizden, ortak tarih ve kültürümüzden gurur duymaktadır. 1071'de Malazgirt'te Anadolu'nun kapılarını Türklere açan Selçuklu Sultanı Alparslan ortak atamız, Köroğlu destanı ortak destanımızdır.
Zat'ı Devletleri'nin ülkemize yaptığı bu ziyaret uzun bir aradan sonra Devlet Başkanı düzeyindeki ilk ziyareti teşkil etmektedir. İnanıyorum ki, yaptığımız görüşmeler iki kardeş ülke arasındaki işbirliğinin eşit ortaklar olarak, karşılıklı çıkar ve saygı temelinde daha da geliştirilmesine büyük katkı sağlamıştır.
Bugün imzaladığımız anlaşmalar, siyasi, ekonomik ve kültürel alanlardaki işbirliğimizin derinleştirilmesini sağlayacaktır.
Bu vesileyle, Türkiye'nin, ilişkilerimizin her alanda en üst düzeye yükseltilmesi için gerekli siyasi iradeye sahip olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim.
Türkmenistan, doğal zenginliklerini kısa süre içinde artan milli gelire ve istikrarlı bir ekonomik büyümeye dönüştürmeyi başarmıştır. Türkmen halkının refahını daha da artırmak amacıyla Zat-ı Devletleri'nin önderliğinde başlatılan ve siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda reformları içeren "Yeni Kalkınma Dönemi" ile ülkeyi dünya ile daha fazla bütünleştirmeye yönelen politikalarınız yakından takip edilmektedir.
Bu kalkınma hamlesine Türkmenistan'da faaliyet gösteren işadamlarımızın, mühendislerimizin, eğitimcilerimizin, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da katkıda bulunacağına inanıyorum. Zat'ı Devletleri'ne atayurtlarında faaliyet gösteren Türk işadamlarına verdiği destek dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum.
Gerçekleştirdiğimiz karşılıklı üst düzey ziyaretlerin ikili ilişkilerimize ivme kazandırmanın yanısıra, çok taraflı platformlardaki işbirliğimize de olumlu yansımaları olduğunu görmekten mutluluk duyuyorum.
Kardeş Türkmenistan'ın Türkiye'ye uluslararası örgütlerde verdiği destek dolayısıyla müteşekkiriz. İnanıyorum ki, bu destek, adını Türk dünyasını birleştiren en temel unsur olan dil birliğinden alan "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" çerçevesinde de devam edecektir.
Türkiye Cumhuriyeti de her alanda Türkmenistan'a destek olmaya, talep edilen her alanda tecrübelerini kardeşleriyle paylaşmaya devam edecektir.
Bu, Türk halkının, dili bir, dini bir kardeşleriyle dayanışma içinde olmak yolundaki arzu ve talebinin doğal bir sonucudur.
Ekselansları, Aziz Kardeşim,
Gönüllerimiz bir olduğu sürece halklarımızı parlak bir geleceğin beklediğine hiç şüphem bulunmamaktadır.
Bu vesileyle Zat-ı Devletleri'nin ve tüm Türkmen kardeşlerimizin geçmiş Nevruz Bayramını kutluyor, size sağlık ve mutluluk, ayrıca kardeş Türkmen halkı ve ortak bölgeyi paylaştığımız bütün komşu ülke halkları için en içten refah ve esenlik dileklerimi sunuyorum.
Teşekkür ederim.
Kadirli Türkmen Doğanlarım,
Muhterem Misafirler,
Atavatan Türkmenistan'a geçtiğimiz Aralık ayında gerçekleştirdiğim ziyaretin güzel hatıraları zihnimde hala tazeyken Zat-ı Devletlerini Türkiye'de ağırlamaktan duyduğum mutluluğu öncelikle belirtmek istiyorum.
Atalarımızın yurduna ziyaretim sırasında başta Köhne Ürgenç'te olmak üzere, Türkmenistan'ın her karış toprağında ortak kültürel mirasımızın izlerini görmekten büyük mutluluk duydum. Ziyaretinizin sonunda sizin de aynı duygularla Türkiye'den ayrılacağınıza inanıyorum.
Her vesile ile söylediğimiz gibi biz Türkler ve Türkmenler tek bir milletin evlatlarıyız. Türk halkı, Türkmenistan'la ortak ecdadımızdan, dilimizden, dinimizden, ortak tarih ve kültürümüzden gurur duymaktadır. 1071'de Malazgirt'te Anadolu'nun kapılarını Türklere açan Selçuklu Sultanı Alparslan ortak atamız, Köroğlu destanı ortak destanımızdır.
Zat'ı Devletleri'nin ülkemize yaptığı bu ziyaret uzun bir aradan sonra Devlet Başkanı düzeyindeki ilk ziyareti teşkil etmektedir. İnanıyorum ki, yaptığımız görüşmeler iki kardeş ülke arasındaki işbirliğinin eşit ortaklar olarak, karşılıklı çıkar ve saygı temelinde daha da geliştirilmesine büyük katkı sağlamıştır.
Bugün imzaladığımız anlaşmalar, siyasi, ekonomik ve kültürel alanlardaki işbirliğimizin derinleştirilmesini sağlayacaktır.
Bu vesileyle, Türkiye'nin, ilişkilerimizin her alanda en üst düzeye yükseltilmesi için gerekli siyasi iradeye sahip olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim.
Türkmenistan, doğal zenginliklerini kısa süre içinde artan milli gelire ve istikrarlı bir ekonomik büyümeye dönüştürmeyi başarmıştır. Türkmen halkının refahını daha da artırmak amacıyla Zat-ı Devletleri'nin önderliğinde başlatılan ve siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda reformları içeren "Yeni Kalkınma Dönemi" ile ülkeyi dünya ile daha fazla bütünleştirmeye yönelen politikalarınız yakından takip edilmektedir.
Bu kalkınma hamlesine Türkmenistan'da faaliyet gösteren işadamlarımızın, mühendislerimizin, eğitimcilerimizin, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da katkıda bulunacağına inanıyorum. Zat'ı Devletleri'ne atayurtlarında faaliyet gösteren Türk işadamlarına verdiği destek dolayısıyla teşekkürlerimi sunuyorum.
Gerçekleştirdiğimiz karşılıklı üst düzey ziyaretlerin ikili ilişkilerimize ivme kazandırmanın yanısıra, çok taraflı platformlardaki işbirliğimize de olumlu yansımaları olduğunu görmekten mutluluk duyuyorum.
Kardeş Türkmenistan'ın Türkiye'ye uluslararası örgütlerde verdiği destek dolayısıyla müteşekkiriz. İnanıyorum ki, bu destek, adını Türk dünyasını birleştiren en temel unsur olan dil birliğinden alan "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları Zirveleri" çerçevesinde de devam edecektir.
Türkiye Cumhuriyeti de her alanda Türkmenistan'a destek olmaya, talep edilen her alanda tecrübelerini kardeşleriyle paylaşmaya devam edecektir.
Bu, Türk halkının, dili bir, dini bir kardeşleriyle dayanışma içinde olmak yolundaki arzu ve talebinin doğal bir sonucudur.
Ekselansları, Aziz Kardeşim,
Gönüllerimiz bir olduğu sürece halklarımızı parlak bir geleceğin beklediğine hiç şüphem bulunmamaktadır.
Bu vesileyle Zat-ı Devletleri'nin ve tüm Türkmen kardeşlerimizin geçmiş Nevruz Bayramını kutluyor, size sağlık ve mutluluk, ayrıca kardeş Türkmen halkı ve ortak bölgeyi paylaştığımız bütün komşu ülke halkları için en içten refah ve esenlik dileklerimi sunuyorum.
Teşekkür ederim.
