9 Mayıs Avrupa Günü Dolayısıyla Verdikleri Resepsiyonda Yaptıkları Konuşma

09.05.2008
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Sayın Cumhurbaşkanımızın, 9 Mayıs Avrupa Günü dolayısıyla verdikleri resepsiyonda yaptıkları konuşma aşağıda sunulmaktadır:

"Değerli Misafirler,
Avrupa Günü münasebetiyle sizlere hitap etmekten memnuniyet duyuyorum.
58 yıl önce bugün, birleşik bir Avrupa'nın "barış" için kaçınılmaz olduğu inancıyla, Avrupa bütünleşmesinin ilk adımlarının atılması önerilmişti.
Geriye baktığımızda bu inancın ne kadar isabetli olduğunu görmekteyiz.
Bugünün Avrupası, insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi değerleriyle, bir barış, istikrar ve refah alanıdır.
Sadece seçkin bir grubun hayali olarak başlayan Avrupa Birliği düşüncesi, artık halkların gerçeğine dönüşmektedir.
Dolayısıyla, bugün bir Avrupa ülkesi olan Türkiye'de "Avrupa Günü"nü kutlarken, milyonlarca insanın paylaştığı ortak değerleri ve ortak bir ideali vurguluyoruz.
Değerli Misafirler,
Türkiye'nin Avrupa kültürü ve başlıca Avrupa kurumları ile ilişkileri tarihsel niteliktedir.
Aynı şekilde, Türkiye'nin Avrupa kültürüne ve kurumlarına katkıları da köklü ve derindir.
Türkiye ve Avrupa Birliği, bugün ise stratejik bir hedefte birleşmiş bulunmaktadırlar.
Türkiye bakımından, Avrupa ile bütünleşme süreci, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşma hedefi doğrultusunda başlamıştır ve devam etmektedir.
AB'nin demokrasiye, hukukun üstünlüğüne, insan haklarına, sosyal haklara, serbest piyasa ekonomisine ve kültürel çeşitliliğe dayanan temel değerleri gerek Cumhuriyetimizin felsefesi ve uygulamaları, gerekse Anayasamızın temel ilkeleriyle tam bir uyum içerisindedir.
Bu doğrultuda devletimizin ve halkımızın, bütün kurum ve kesimleri ile katıldığı geniş bir mutabakat çerçevesinde büyük mesafeler katedilmiştir.
Avrupa ile bütünleşme projesinin gerektirdiği dönüşümler kesintisiz reformlarla devam edecektir.
Bu nedenle 2008'in Türkiye açısından bir Avrupa Yılı olacağını özellikle bir kez daha tekrarlamak istiyorum.
Değerli Misafirler,
Avrupa'nın gelecek tasavvurunda Türkiye'nin yer almış olması, Avrupa'nın da siyasi, ekonomik, kültürel ve diplomatik gücünü pekiştirecek bir anlayışı yansıtmaktadır.
Bu proje aynı zamanda küresel etkileri bakımından da değerlendirilmelidir.
Geleceğin Avrupası, medeniyetlerarası çatışma endişesini ortadan kaldıracak bir barış ve refah merkezi olmalıdır ve olacaktır.
Türkiye'nin de tam üyesi olacağı böyle bir Avrupa, dünya barışı, istikrarı, uyumu ve refahı için başat rol oynamaya adaydır.
Türkiye-AB bütünleşme süreci işte bu anlayış içinde, yapıcı bir yaklaşım ile teşvik edilmelidir.
Bu, Türkiye'ye verilmiş olan taahhüdün gereği olduğu gibi, AB'nin kendi gelecek tasavvuru ve güvenilirliği bakımından da bir gerekliliktir.
Türkiye'de de, Avrupa'nın önündeki meselelerin kendi meselelerimiz olduğunun bilinciyle, bunları daha iyi kavramalı ve bunların çözümüne daha fazla katkıda bulunmaya çalışmalıyız.
Katılım müzakereleri Türkiye'nin ve istisnasız bütün Avrupa Birliği ülkelerinin ittifakla ve en yüksek düzeydeki siyasi iradeleriyle başlamıştır.
Bu husus, müzakere sürecindeki güçlüklerin aşılması için iki tarafa da gerekli yasal ve siyasi zemini sağlamaktadır.
Teknik niteliği ağır basan katılım müzakereleri sürecinin bazı Avrupa ülkelerindeki veya Türkiye'deki iç politika mülahazalarından ve tartışmalarından etkilenmemesine herkes özen göstermelidir.
Değerli Misafirler,
Katılım müzakerelerine paralel olarak, toplumumuzun tüm kesimlerinin AB ile bütünleşme süreci hakkında bilgi sahibi kılınması ve bu sürece dahil olması büyük önem taşımaktadır.
Aynı şekilde, Türkiye'nin dinamizminin ve Avrupa'ya katacağı değerlerin Avrupa halklarınca daha iyi anlaşılmasına ihtiyaç bulunduğu da görülmektedir.
Dolayısıyla, karşılıklı olarak yanlış anlamaların giderilmesi, doğru bilgilere ulaşılması, önyargılardan kurtulunması ve saptırmaların önlenmesi bu süreçte büyük önem taşımaktadır.
Bu bağlamda iletişim odaklı faaliyetleri çok önemsiyorum. Bu faaliyetlere ivme kazandırılmasını gönülden diliyorum.
Hepimizin ortak idealini ve değerlerini simgeleyen Avrupa Günü'nü bu düşüncelerle kutluyor, sizleri saygıyla, sevgiyle selamlıyorum."
Yazdır Paylaş Yukarı