Sayın Cumhurbaşkanımızın Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu projesi temel atma töreninde yaptıkları konuşma aşağıda sunulmaktadır:
"Sayın Cumhurbaşkanları, Değerli Kardeşlerim Sayın Aliyev, Sayın Saakaşvili, Sayın Bakanlar, Değerli Konuklar, Serhat Şehrimiz Kars'ın Değerli İnsanları, Değerli Vatandaşlarım;
Bugün, gerçekten çok mutlu bir günü yaşıyoruz. Bu mutluluğumuza Azerbaycan Devlet Başkanı'nın ve Gürcistan Devlet Başkanı'nın da şahit olması ve hep beraber bu mutlu günde burada bulunmamız şüphesiz ki, sevincimizi daha da artırmaktadır.
Bugün büyük bir projenin, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi'nin Türkiye tarafının temel atma merasimini icra ediyoruz. Aslında bu herkesin bildiği gibi, tarihi İpek Yolunun tekrar canlanması. Bir zamanlar bu İpek Yolu hayvanlar üzerinde geçilirken, bugün bunu demirler üzerinde, bir demir ipek yolunun tekrar hayata geçirilmesiyle gerçekleştiriyoruz.
Bu, gerçekten büyük bir proje. Çünkü, sadece üç ülkeyi birbirine bağlamıyor. Sadece Azerbaycan'ı, Gürcistan'ı ve Türkiye'yi birbirine demiryoluyla bağlamıyor. Bu, Asya'nın ta ortalarından Çin'i Avrupa'nın öbür ucu Londra'ya kadar bağlayan bir demiryolu. Bu proje tamamlandığında sadece insanlar değil, çok büyük ekonomik faaliyetler de gerçekleşecek. Çok büyük miktarda mallar da, büyük miktarda üretim araçları da, Orta Asya'dan Avrupa'nın diğer ucuna veya Avrupa'dan Orta Asya'ya bu projeyle transfer edilebilecek.
O bakımdan sadece ülkeleri birbirine bağlamayacak, iki farklı coğrafyayı aynı zamanda kültürleri, farklı farklı anlayışları da bu ulaşım hattı birbirine bağlayacaktır. Onun için proje gerçekten çok anlamlıdır.
Biraz önce değerli kardeşlerim Sayın Cumhurbaşkanlarının söylediği gibi, bazıları bu projeye hayal demişlerdir. Aslında bir zamanlar bu proje unutulmuştu da. Yapılması mümkün değil diye adeta raflara konmuştu. Ama 2004 yılında bu tekrar raflardan indirildi, üç ülke arasında tekrar görüşmeler, konuşmalar, buluşmalar yapıldı. Bu projenin hayata geçirilmesiyle ilgili siyasi iradeler güçlü bir şekilde ortaya kondu. Ayrıca, bu üç ülkeye Kazakistan ve Çin de destek verdi. Kazakistan özelikle çok aktif bir şekilde bu demiryolunun faaliyete geçmesiyle ilgilendi. Sayın Cumhurbaşkanı Nazarbayev ile ne zaman görüşsek, konuşsak, o da ilgisini daima gösterdi ve neticede raflarda duran bu proje indirildi, hayata bugün geçiriliyor. Geçen sene Gürcistan'da temel atarak Gürcistan hattının en iyi şekilde çalışması için bütün tedbirler alındı. Bununla ilgili finans destekleri sağlandı. Burada Sayın Aliyev, bu projeye verdiği önemi göstererek finansal kolaylıklar sağladılar.
Türkiye ayağını bugünden başlatıyoruz. Türkiye içerisindeki hat ilk defa yapılacak. Hiç mevcut olmayan bir hat yapılacak. Dolayısıyla bu bakımdan da ayrıca büyük bir önem taşımaktadır.
Bütün bunlar şunu gösteriyor: Eğer siyasi irade varsa, ülkelerin yöneticileri büyük projeler konusunda kararlıysalar, bunlar hayata geçirilebiliyor. Aynı Bakü-Tiflis-Ceyhan Petrol Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Boru Hattında olduğu gibi. Bugün de işte demiryolunu hayata geçirmek için adımları atıyoruz. Bunun kısa süre içerisinde gerçekleşeceğinden eminiz. Çünkü, her ülke kendi içerisinde tedbirini almış vaziyettedir. Ama bu, üç ülkenin müşterek bir projesi olduğu için, bugün değerli kardeşlerim Aliyev ve Saakaşvili ile yaptığımız konuşmalarda, projenin en iyi şekilde koordine edilmesi ve inşaatların periyodik takibiyle ilgili de değerli bakanlarımızı görevlendirdik. Onlar zaten bir araya geliyorlar. Ama düzenli olarak bizlere rapor verecekler ve bu projenin hangi safhada nasıl gittiğini de bu şekilde takip edeceğiz. İnanıyorum ki proje, vaktinden önce tamamlanacaktır.
Bu proje aslında Kafkasların istikrarına, Kafkasların refahına katkı yapan bir projedir. Bu proje, Kafkaslardaki bütün ülkelere de açıktır. Bölgenin istikrarına, bölgenin barışına katkı sağlayan, iyi komşuluk ilişkilerinde olma arzusunu gösteren herkese açıktır. İnanıyorum ki, ileride böyle de olacaktır. Bu projenin hayata geçmesiyle sadece ekonomik faaliyetler değil, biraz önce söylediğim gibi kültürel faaliyetler de daha çok canlanacaktır.
Bugün büyük bir memnuniyetle görüyoruz ki, adı ilan edilmemiş yeni bir ekonomik bölge ortaya çıkmış vaziyettedir. Türkiye ile Gürcistan arasında serbest ticaret anlaşması imzalandı. Türkiye ile Azerbaycan arasında da ticaretin daha da kolaylaştırılmasıyla ilgili çeşitli görüşmeler söz konusudur. Batum Havaalanı müşterek işletilmektedir. Dünyada örneği sadece Cenevre'de vardır. İkincisi de Batum'da gerçekleşmiştir ve bildiğiniz gibi uçaklarımız Türkiye içerisinde uçuyor gibi, iç hat fiyatıyla uçmakta, pasaportsuz bir şekilde vatandaşlarımız İstanbul'dan Artvin'e, Batum Havaalanına inerek gidebilmektedir.
Bunlar şunu göstermektedir ki, bu ekonomik bölge giderek daha da canlanacaktır. Ama her şeyin altında yatan önemli unsur, buradaki üç ülkenin siyasi iradesidir. Bu siyasi irade devam ettiği süre içerisinde yeni yeni projeler gündeme gelecek ve hayata geçirilecektir. Bu siyasi irade daha da güçlü bir şekilde devam edecektir -ki, bundan hiç şüphem yoktur- çünkü bundan halklar faydalanmaktadır, her üç ülkenin vatandaşları faydalanmaktadır.
Ben tekrar bu projenin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bütün bölgemize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Emeği geçen herkese çok çok teşekkür ediyorum. Ayrıca, değerli kardeşlerim devlet başkanlarının bu vesileyle Türkiye'de bulunmalarından, bu merasime katılmalarından duyduğum mutluluğu ve memnuniyeti bir kez daha ifade ediyorum. Hepinize saygılar ve sevgiler sunuyorum. Tekrar başarılar diliyorum."