Sayın Cumhurbaşkanımızın, Bahreyn Kralı Hamad Bin İsa El- Halife onuruna verdikleri akşam yemeğinde yaptıkları konuşma aşagıda sunulmaktadır:
"Majeste, Aziz Kardeşim,
Saygıdeğer Konuklar,
Majestelerini ve beraberinizdeki seçkin heyet üyelerini Türkiye'de ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Ziyaretiniz, Bahreyn'den ülkemize gerçekleşen ilk devlet ziyareti olması münasebetiyle tarihi önemi haizdir. Ülkelerimiz arasındaki dostluk ve kardeşlik ilişkilerinin ileriye taşınması açısından da kuşkusuz bir dönüm noktası teşkil edecektir.
2005 yılında Dışişleri Bakanı olarak Bahreyn'i ziyaretim sırasında gösterilen sıcak konukseverlik ve yakın ilginin hatıraları hafızamda tazeliğini korumaktadır.
Majestelerinin yönetiminde, Bahreyn'de hayata geçirilen fevkalade hızlı yapısal değişim ve demokratikleşme sürecini, çağdaşlaşma ve kalkınma yolunda atılan adımları ilgiyle izliyoruz.
Dost ve kardeş Bahreyn, dirayetli önderliğinizde uluslararası alandaki saygıdeğer konumunu daha da güçlendirmiştir.
Aziz Kardeşim,
Değerli Konuklar,
Ortak tarihi ve kültürel değerlere dayanan köklü ilişkilerimiz, halklarımız arasındaki sağlam dostluğun temelini oluşturmaktadır.
Özellikle son yıllarda artarak ivme kazanan ilişkilerimizin ve işbirliğimizin her alanda güçlendirilmesine özel önem veriyoruz.
Mükemmel siyasi ilişkilere sahibiz.
Ekonomik ve ticari ilişkilerimizin daha da ileri götürülmesi ve mevcut büyük potansiyelin hayata geçirilmesi hususlarında her iki tarafta da gerekli siyasi iradenin varolduğunu memnuniyetle görüyorum.
Aynı anlayışla, Türkiye ile Körfez İşbirliği Konseyi arasında kapsamlı ve stratejik bir diyalog tesis edilmesi konusunda varılan mutabakata büyük önem atfediyoruz.
Aziz Kardeşim,
Değerli Konuklar,
Türkiye, bölgemizde ve dünyada barış, huzur ve istikrarın tesisi için "pozitif" bir güç olmayı hedeflemektedir. Bu istikametteki çabalarını kararlılıkla sürdürmektedir.
Ne yazık ki, bölgemizin yine zor bir dönemden geçmekte olduğunu görüyoruz. Sorunlar çeşitlenmiş ve birbiriyle ilintili hale gelmiştir.
Filistin meselesi acil çözüm beklemektedir. Irak'taki gelişmeler ve kardeş Irak halkının acıları bizi de derinden etkilemektedir. Terörizm ve kitle imha silahlarının yayılması tehdidi ülkelerimiz ve bölgemiz için ortak kaygı yaratmaktadır.
Mevcut sorunların adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması, tehditlerin bertaraf edilmesi için bölgemizdeki tüm aktörlerin ve uluslararası toplumun işbirliği ve dayanışma ruhu içinde hareket etmesi şarttır.
Bu vesileyle, Bahreyn'in bölgemizde barış ve istikrarın sağlanmasına olan katkılarını takdir ettiğimizi de özellikle belirtmek istiyorum.
Aynı şekilde, içinde bulunduğumuz hassas dönemde karşılıklı yanlış anlama ve algılamaların giderilmesi ve hoşgörü kültürünün özümsenmesi hedefi doğrultunda medeniyetler ittifakı kavramına da özel önem veriyoruz.
Dinler, medeniyetler ve kültürlerarası diyalog konusunda güçbirliği içinde olmamız, ortak hedefler belirlememiz ve bu çerçevede yakın işbirliği ve istişare içinde hareket etmemiz gerektiğine inanıyoruz.
İstikrarsızlık, şiddet ve ihtilaf ortamı bölge halklarına sadece acı ve üzüntü getirmektedir. İhtilafların sağduyu ve uzlaşı yoluyla çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye olarak bu doğrultuda gayretlerimizi sürdürüyoruz.
Bölgede barış ve istikrarın hâkim kılınması; enerjimizin ve kaynaklarımızın halklarımızın refah düzeylerinin ve yaşam seviyelerinin daha da yükseltilmesi için kullanılması gerekmektedir.
Aziz Kardeşim,
Değerli Konuklar,
İşbirliğimizin her alanda daha da geliştirilmesi yönündeki kararlılığımızı bir kez daha teyit ediyor, ziyaretinizin dostluk ve kardeşlik ilişkilerimizde yeni bir sayfa açacağına olan inancımı yineliyor, Majestelerine sağlık ve mutluluk, kardeş Bahreyn halkına refah ve esenlikler diliyorum. "