Sendika Temsilcilerine Verdiği İftar Yemeğinde Yaptıkları Konuşma
12.09.2008
"Değerli Konuklar,
Çalışma hayatımızın seçkin temsilcilerini, bu iftar yemeği vesilesiyle Çankaya Köşkü'nde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Hepinize hoşgeldiniz diyorum.
İşçi ve memur sendikaları ile Türkiye İşçi Emeklileri Derneği'nin siz değerli üyelerini sevgi ve saygıyla selâmlıyorum.
Göreve başladığımdan bu yana ayırım yapmaksızın toplumun tüm kesimlerini kucaklamaya özel itina gösteriyorum.
Aynı zamanda bu tür buluşmaların geleneksel bir nitelik kazanarak yerleşmesine de büyük önem veriyorum.
Bugünkü iftar yemeği de, bu amaçla geçen yıl başlattığım bir uygulamanın devamıdır.
Bu yaklaşımım önümüzdeki yıllarda da sürecektir.
Sizlerle bugüne kadar hep yakın temas ve diyalog içinde olduk.
Taleplerinizi, sorunlarınızı, ülke meseleleri ile ilgili düşüncelerinizi yakından biliyorum.
Sizlerden birisi olarak, görüşleriniz benim için her zaman değerli olmuştur.
Çünkü sizler, içinden geldiğiniz kitlelerin sağduyusunu temsil ediyorsunuz, toplumun nabzını yansıtıyorsunuz.
Eminim ki bugünkü buluşmamız da, ülkemizin önemli bir gücü olarak gördüğüm sizlerle faydalı bir görüş alış verişine kısa da olsa bir zemin hazırlayacaktır.
Değerli Konuklar,
Bugün Türkiye açık ve örgütlü toplum olma yolunda önemli mesafeler katetmiştir.
Gönüllü kuruluşlar, meslek kuruluşları ve sendikalar olarak tanımladığımız sivil toplum örgütleri, varlıkları ve etkinlikleriyle, demokratik hayatı zenginleştirmektedirler.
Bu bağlamda örnek ve başarılı faaliyetler gerçekleştiren sendikalarımızın, demokrasinin yerleşmesi bakımından hayati önemi bulunmaktadır.
Çalışma hayatının temel unsuru olan işçi ve memur sendikalarının geldikleri seviyeyi memnuniyetle karşılıyorum. Muhakkak ki daha yapılacaklar vardır, bunların da önümüzdeki dönemde beklentileriniz çerçevesinde gerçekleşeceğine inanıyorum.
Sendikaların ve çalışma hayatının diğer tüm aktörlerinin, ekonomik, toplumsal ve siyasî hayatımızın gelişmesindeki katkılarını biliyor ve önemsiyorum.
İşçi ve memur sendikalarımıza, hizmetleriyle ülkemize değer kazandıran tüm çalışanlarımıza ve emeklilerimize bu vesileyle Devletim ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
Üretimin gücünü oluşturan sizlerin sadece çalışırken değil, emeklilik döneminizde de en iyi şartlara sahip olmanız, en tabii hakkınızdır.
Ülkedeki sosyal politikaların amacı, her vatandaşımızın yarından endişe etmeden huzur ve refah içinde yaşamasını sağlamaktır.
Devlet bu anlayışla, imkanları ölçüsünde beklentilerinizi karşılamaya çalışmaktadır.
Türkiye'nin, herkesin refah içinde yaşadığı, sevginin, barışın, huzurun egemen olduğu bir ülke olması için var gücümüzle çaba göstermeliyiz, gösteriyoruz hep beraber.
Sizler de bu sürecin en temel, en dinamik aktörlerisiniz.
Ülkemiz geliştikçe, ekonomimiz güçlendikçe bu hedefe daha da yaklaşacağız.
Sözlerime son verirken, sizlerin her zaman ve her şartta toplumun genel menfaatlerini savunan ve toplumsal huzuru gözeten yapıcı tutumunu takdirle karşıladığımı vurgulamak istiyorum.
Hepinize hoşgeldiniz diyorum, sevgi ve saygılarımı sunuyorum."
Çalışma hayatımızın seçkin temsilcilerini, bu iftar yemeği vesilesiyle Çankaya Köşkü'nde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Hepinize hoşgeldiniz diyorum.
İşçi ve memur sendikaları ile Türkiye İşçi Emeklileri Derneği'nin siz değerli üyelerini sevgi ve saygıyla selâmlıyorum.
Göreve başladığımdan bu yana ayırım yapmaksızın toplumun tüm kesimlerini kucaklamaya özel itina gösteriyorum.
Aynı zamanda bu tür buluşmaların geleneksel bir nitelik kazanarak yerleşmesine de büyük önem veriyorum.
Bugünkü iftar yemeği de, bu amaçla geçen yıl başlattığım bir uygulamanın devamıdır.
Bu yaklaşımım önümüzdeki yıllarda da sürecektir.
Sizlerle bugüne kadar hep yakın temas ve diyalog içinde olduk.
Taleplerinizi, sorunlarınızı, ülke meseleleri ile ilgili düşüncelerinizi yakından biliyorum.
Sizlerden birisi olarak, görüşleriniz benim için her zaman değerli olmuştur.
Çünkü sizler, içinden geldiğiniz kitlelerin sağduyusunu temsil ediyorsunuz, toplumun nabzını yansıtıyorsunuz.
Eminim ki bugünkü buluşmamız da, ülkemizin önemli bir gücü olarak gördüğüm sizlerle faydalı bir görüş alış verişine kısa da olsa bir zemin hazırlayacaktır.
Değerli Konuklar,
Bugün Türkiye açık ve örgütlü toplum olma yolunda önemli mesafeler katetmiştir.
Gönüllü kuruluşlar, meslek kuruluşları ve sendikalar olarak tanımladığımız sivil toplum örgütleri, varlıkları ve etkinlikleriyle, demokratik hayatı zenginleştirmektedirler.
Bu bağlamda örnek ve başarılı faaliyetler gerçekleştiren sendikalarımızın, demokrasinin yerleşmesi bakımından hayati önemi bulunmaktadır.
Çalışma hayatının temel unsuru olan işçi ve memur sendikalarının geldikleri seviyeyi memnuniyetle karşılıyorum. Muhakkak ki daha yapılacaklar vardır, bunların da önümüzdeki dönemde beklentileriniz çerçevesinde gerçekleşeceğine inanıyorum.
Sendikaların ve çalışma hayatının diğer tüm aktörlerinin, ekonomik, toplumsal ve siyasî hayatımızın gelişmesindeki katkılarını biliyor ve önemsiyorum.
İşçi ve memur sendikalarımıza, hizmetleriyle ülkemize değer kazandıran tüm çalışanlarımıza ve emeklilerimize bu vesileyle Devletim ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
Üretimin gücünü oluşturan sizlerin sadece çalışırken değil, emeklilik döneminizde de en iyi şartlara sahip olmanız, en tabii hakkınızdır.
Ülkedeki sosyal politikaların amacı, her vatandaşımızın yarından endişe etmeden huzur ve refah içinde yaşamasını sağlamaktır.
Devlet bu anlayışla, imkanları ölçüsünde beklentilerinizi karşılamaya çalışmaktadır.
Türkiye'nin, herkesin refah içinde yaşadığı, sevginin, barışın, huzurun egemen olduğu bir ülke olması için var gücümüzle çaba göstermeliyiz, gösteriyoruz hep beraber.
Sizler de bu sürecin en temel, en dinamik aktörlerisiniz.
Ülkemiz geliştikçe, ekonomimiz güçlendikçe bu hedefe daha da yaklaşacağız.
Sözlerime son verirken, sizlerin her zaman ve her şartta toplumun genel menfaatlerini savunan ve toplumsal huzuru gözeten yapıcı tutumunu takdirle karşıladığımı vurgulamak istiyorum.
Hepinize hoşgeldiniz diyorum, sevgi ve saygılarımı sunuyorum."
