"Sayın Cumhurbaşkanı, Aziz Kardeşim,
Zat-ı Devletlerini ve beraberinizdeki değerli heyet üyelerini bir kez daha en samimi duygularımla selamlıyorum.
Şahsen katılma nezaketini gösterdiğiniz Birinci Türkiye-Afrika Zirvesi vesilesiyle başlattığımız verimli diyalogun sürdürülmesine imkan veren bu davetimi kabul ettiğiniz için kalbi teşekkürlerimi ifade ediyorum.
Türkiye'ye hoşgeldiniz.
Dost ve kardeş ülkelerimiz arasında Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk defa bir resmi ziyaret gerçekleştiriliyor olması da, bugünkü buluşmamızı daha anlamlı ve özel kılmaktadır.
Bu mühim ziyaretinizin ikili ilişkilerimiz bakımından bir dönüm noktası olarak hatırlanacağından şüphe duymuyorum.
Ziyaretinizin aynı şekilde, ilişkilerimizi kuvvetlendirmeye yönelik müşterek çabalarımıza ivme kazandıracağına ve işbirliğimizi daha da geliştirecek yeni yollar açacağına samimiyetle inanıyorum.
Türkiye-Cibuti ilişkilerinin özellikle son yıllarda düzenli ve istikrarlı bir gelişme göstermesi memnuniyet ve ümit vericidir.
İlişkilerimizin gelişiminde Zat-ı Devletlerinin kişisel ilgisinin ve katkılarının oynadığı son derece önemli rolü de bu vesileyle vurgulamak istiyorum.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Milletlerimiz arasındaki temasların geçmişi yüzyıllar öncesine dayanmaktadır ve çok köklüdür.
Bugünkü samimi ve verimli görüşmelerimiz de göstermiştir ki, uzun asırları kapsayan ortak tarihimiz gelecek için de yeni işbirliği imkanları sunmaktadır.
Siyasi ilişkilerimize paralel olarak, ekonomiden ticarete, savunma sanayinden kültür ve eğitim konularına uzanan geniş bir yelpazede önemli işbirliği potansiyeline sahip olduğumuzu memnuniyetle müşahede ediyorum.
Aynı şekilde, uluslararası ve bölgesel konulara yönelik tutum ve yaklaşımlarımızdaki yakınlık da Türkiye ile Cibuti arasında uluslararası sahnede verimli bir işbirliği yürütülmesine zemin hazırlamaktadır.
Bugünkü görüşmelerimizde de vurguladığım üzere, Cibuti'nin Yemen ve Afrika Boynuzu arasındaki Babülmendeb Boğazı'na hakim konumu itibariyle sahip olduğu stratejik önemin bilincindeyiz.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Tarihî, manevî, dinî ve kültürel bağlara sahip olduğumuz Afrika'daki gelişmeleri ve Kıta'nın karşı karşıya kaldığı güçlükleri dikkatle ve yakından izliyoruz.
Afrika'ya açılım politikamız çerçevesinde Afrika ülkeleriyle ilişkilerimizin geliştirilmesine önem ve öncelik veriyoruz.
Afrika Kıtası'nda başgösteren yoksulluk, salgın hastalıklar, doğal felâketler gibi sorunların elbirliğiyle aşılması; demokrasi, insan hakları, kadın-erkek eşitliği gibi ortak değerlerimizin güçlendirilmesi için çaba harcıyoruz.
Afrika ülkelerinin demokratik, ekonomik ve sosyal dönüşüm süreçlerini bugüne kadar olduğu gibi önümüzdeki dönemde de kuvvetle desteklemeye devam edeceğimizden emin olabilirsiniz.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin, yine ülkemizdeki diğer temaslarınızın en iyi şekilde geçeceğine ve somut neticeler vereceğine olan inancımı vurguluyor, Türkiye'den güzel duygu ve anılarla ayrılacağınızı ümit ediyorum.
Bu vesileyle, Zat-ı Devletlerine sağlık ve mutluluk, dost ve kardeş Cibuti halkına esenlik ve refah dileklerimi iletiyorum.
Teşekkür ederim."