"Turgut Özal Kültür ve Eğitim Merkezi'ni Ziyaret ve Epoka Üniversitesi'nin Temel Atma Töreni"nde Yaptıkları Konuşma
10.12.2009
Değerli Konuklar,
Bakanlarımız, milletvekillerimiz, iş dünyamızın seçkin temsilcilerinin yer büyük bir heyetle, hep beraber buradayız.
Buraya geldiğimiz andan itibaren, kendimizi sanki Türkiye'de bir başka şehre gitmiş gibi, sanki evimizde gibi hissediyoruz. Ve bize gösterilen sevgi ve misafirperverlikten de büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bundan dolayı herkese çok teşekkür ediyorum.
"Kendimizi evimizde hissetmek", kolay söylenecek bir söz değildir. Eğer böyle hissetmezseniz, bu belli olur. Onun için bunu doğru söylemiyorsanız, yüzünüzden belli olur. Gerçekten kendimizi evimizde hissediyoruz. Sizler de Türkiye'ye geldiğinizde, Arnavutlar da Türkiye'ye geldiğinde, kendilerini evlerinde hissetmeliler.
Bu çok uzun bir tarihi geçmişe dayanmaktadır. Ve bu tarihi geçmiş, bugün de çok geçerlidir. Türkiye'de o kadar çok aile vardır ki sorarsanız, atalarının, büyüklerinin bu bölgeden geldiğini söylerler. Eminim ki burada da birçok aile vardır ki sorduğunuzda; Türkler ile nasıl irtibatta olduğunu söylerler. Bunun herhalde en güzel örneği, biraz önce okuduğumuz İstiklal Marşımızın yazarı, büyük şair Mehmet Akif'in ailesinin kökünün de buralara dayanmasıdır.
O zaman hepimiz, büyük bir milletin içerisindeyiz, böyle diyeyim. Şimdi ayrı ayrı devletler söz konusu. Ama bu tarihten gelen dostluk ve beraberlik, Türkiye ve Arnavutluk'un büyük bir dayanışma içerisinde olması, müttefik ve ittifak içerisinde olması ve birbirimizi her yerde desteklemesi şeklinde tecessüm etmekte, ortaya çıkmakta.
Arnavutluk yeni rejime geçtikten sonra, daima Türkiye'yi yanında görmüştür. Türkiye daima kendisini her zaman desteklemiştir. Ve Arnavutluk da daima hep uluslararası toplantılarda Türkiye'ye destek içerisinde olmuştur, bu karşılıklıdır. Sadece Türkiye'nin Arnavutluk'a değil, Arnavutluk'un da Türkiye'ye gösterdiği yakınlık, dostluk ve destektir.
Karşılıklı bu güven ve karşılıklı işbirliği, bundan sonra da çok güçlü bir şekilde devam edecektir. Bu ilişkiler hükümetler arasında, cumhurbaşkanları arasında, milletvekilleri arasında ve resmi makamlar arasında en iyi şekilde devam ederken, halklarımızın da buna çok büyük katkı yaptıklarını görmekten, ayrıca kıvanç duyuyorum. İşte bu okullar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi okulları değil. Türk halkının, Türk iş adamlarının Arnavutluk'a en güzel hediyeleridir.
Bu okulların ilki Mehmet Akif Lisesi olarak açıldığında, o zaman da takip etmiştim ve Türkiye'nin 8. Cumhurbaşkanı, rahmetli Turgut Özal'ın ne kadar önem verdiğini de o zaman da biliyordum, şimdi de tabii yakinen biliyorum. Şimdi de çok büyük bir vefa örneği göstererek, Sayın Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ismini verdiği eğitim kurumlarını, Turgut Özal Eğitim Kurumları şeklinde tanımlamanız ve bu şekilde anmanızdan da ayrıca büyük bir yine mutluluk duyuyorum. Ve sizi çok takdir ediyorum. Bundan dolayı da hepinize tebriklerimi sunuyorum.
İşte tarihten gelen o büyük dostluğu, bu okullarda yetişen siz gençler, sizler bugün pekiştireceksiniz. Bugünkü modern dünyada ilişkileri güçlü tutmanın, dayanışmayı güçlü tutmanın en güzel yolu, sizler vasıtasıyla olacaktır. Ve az önce, okulunuza girerken, ilkokulda, lisede, ortaokulda okuyan kızlı-erkekli çocukların elinde, Türk ve Arnavut bayraklarını beraber gördüğümde, hepsinin Türkçe bizi "Hoş geldiniz" diye karşılamaları, bizlere gerçekten derin hisler vermiştir. Ve derinden de hem onurlandırmıştır hem de gururlandırmıştır.
Biraz önce burada, sizin başta takdimi yapan arkadaşınız başta olmak üzere, burada güzel şarkılar okuyan Arnavut gençleri de Türk-Arnavut dostluğunu pekiştiren, güçlendiren ve geleceğe taşıyan insanlar olarak bizlere çok büyük ümit vermiştir. Bundan dolayı da, başta öğretmenler olmak üzere bu eğitim müesseselerine emeği geçen, katkısı geçen herkese, ayrıca buralara en büyük desteği veren değerli Türk işadamlarına, -aranızda görüyorum onların büyük bir kısmını- hepsine şükranlarımı sunuyorum. Hepsini tebrik ediyorum.
Bundan 18 sene önce Mehmet Akif Lisesi'nin açılışında, o zamanki Türk Cumhurbaşkanı Turgut Özal bulunmuş. Biraz önce ekranda da gördünüz. Şimdi de 18 sene sonra, yine bir Türk Cumhurbaşkanı olarak benim, şimdi artık lise değil üniversite, Epoka Üniversitesi'nin yeni kampüsünün temelini atıyor olması da herhalde anlamlıdır. Bundan da ben büyük bir mutluluk duyuyorum. Gurur duyuyorum. Ve inanıyorum ki bu üniversite, Arnavutluk'un en seçkin üniversitelerinden birisi olarak, Arnavut gençlerine, bütün Balkanlardaki gençlere en güzel hizmeti sunacaktır. Onlara en büyük hizmeti sunacaktır; en büyük katkıyı verecektir. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyorum ve emeği geçen herkesi, tekrar huzurunuzda tebrik ediyorum.
Şüphesiz ki, Türkiye ile Arnavutluk arasında birçok alanda büyük işbirliği vardır. Ben, Harp Akademilerine gittiğimde, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne gittiğimde, Polis Akademisine gittiğimde, onların mezuniyet törenlerine katıldığımda, oralarda çok başarılı Arnavut gençlerini görürüm. Ve onların diploma törenlerine katılırım. Ve bundan ilişkilerimizin ne kadar sağlam olduğunu her zaman görürüm.
Bugün de işte bu lisede, daha sonra üniversitede, bütün buralarda siz gençlerin, Türk ve Arnavut dostluğunu en sağlam şekilde taşıyacağınıza eminim. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bu ziyaretim vesilesiyle, sizlerle beraber olmaktan, bu güzel üniversitenin, -biraz önce kampusuyla ilgili bilgiler de aldım, havaalanından gelirken yolda, havaalanı yolu üzerinde, inşaatı da gördüm- merasimlerinde bulunmaktan da büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bir dahaki geldiğimizde, inanıyorum ki bu üniversitenin hızlı şekilde geliştiğini ve Arnavutluk'a en güzel hediye olduğunu göreceğiz. Arzu ederim ki, o zaman o üniversitede bu toplantıları hep beraber yapalım. Liseden mezun olan birçok gencin orada öğrenci olduğunu hep beraber görelim. Bu ziyaretimi zenginleştiren bir unsur oldu, bu merasim.
Ben tekrar, emeği geçen herkese, desteği olan herkese, bütün iş adamlarına, bütün öğretim üyelerine, Sayın Rektör başta olmak üzere, bütün öğretim elemanlarınıza hep selamlarımı sunuyorum, tebriklerimi sunuyorum ve hepinize başarılar diliyorum. Ve ayrıca şükranlarımızı ve teşekkürlerimi bir kez daha tekrarlayıp, başarılarınızın devamını diliyorum, sağ olun.
Bakanlarımız, milletvekillerimiz, iş dünyamızın seçkin temsilcilerinin yer büyük bir heyetle, hep beraber buradayız.
Buraya geldiğimiz andan itibaren, kendimizi sanki Türkiye'de bir başka şehre gitmiş gibi, sanki evimizde gibi hissediyoruz. Ve bize gösterilen sevgi ve misafirperverlikten de büyük bir mutluluk duyuyoruz. Bundan dolayı herkese çok teşekkür ediyorum.
"Kendimizi evimizde hissetmek", kolay söylenecek bir söz değildir. Eğer böyle hissetmezseniz, bu belli olur. Onun için bunu doğru söylemiyorsanız, yüzünüzden belli olur. Gerçekten kendimizi evimizde hissediyoruz. Sizler de Türkiye'ye geldiğinizde, Arnavutlar da Türkiye'ye geldiğinde, kendilerini evlerinde hissetmeliler.
Bu çok uzun bir tarihi geçmişe dayanmaktadır. Ve bu tarihi geçmiş, bugün de çok geçerlidir. Türkiye'de o kadar çok aile vardır ki sorarsanız, atalarının, büyüklerinin bu bölgeden geldiğini söylerler. Eminim ki burada da birçok aile vardır ki sorduğunuzda; Türkler ile nasıl irtibatta olduğunu söylerler. Bunun herhalde en güzel örneği, biraz önce okuduğumuz İstiklal Marşımızın yazarı, büyük şair Mehmet Akif'in ailesinin kökünün de buralara dayanmasıdır.
O zaman hepimiz, büyük bir milletin içerisindeyiz, böyle diyeyim. Şimdi ayrı ayrı devletler söz konusu. Ama bu tarihten gelen dostluk ve beraberlik, Türkiye ve Arnavutluk'un büyük bir dayanışma içerisinde olması, müttefik ve ittifak içerisinde olması ve birbirimizi her yerde desteklemesi şeklinde tecessüm etmekte, ortaya çıkmakta.
Arnavutluk yeni rejime geçtikten sonra, daima Türkiye'yi yanında görmüştür. Türkiye daima kendisini her zaman desteklemiştir. Ve Arnavutluk da daima hep uluslararası toplantılarda Türkiye'ye destek içerisinde olmuştur, bu karşılıklıdır. Sadece Türkiye'nin Arnavutluk'a değil, Arnavutluk'un da Türkiye'ye gösterdiği yakınlık, dostluk ve destektir.
Karşılıklı bu güven ve karşılıklı işbirliği, bundan sonra da çok güçlü bir şekilde devam edecektir. Bu ilişkiler hükümetler arasında, cumhurbaşkanları arasında, milletvekilleri arasında ve resmi makamlar arasında en iyi şekilde devam ederken, halklarımızın da buna çok büyük katkı yaptıklarını görmekten, ayrıca kıvanç duyuyorum. İşte bu okullar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin resmi okulları değil. Türk halkının, Türk iş adamlarının Arnavutluk'a en güzel hediyeleridir.
Bu okulların ilki Mehmet Akif Lisesi olarak açıldığında, o zaman da takip etmiştim ve Türkiye'nin 8. Cumhurbaşkanı, rahmetli Turgut Özal'ın ne kadar önem verdiğini de o zaman da biliyordum, şimdi de tabii yakinen biliyorum. Şimdi de çok büyük bir vefa örneği göstererek, Sayın Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ismini verdiği eğitim kurumlarını, Turgut Özal Eğitim Kurumları şeklinde tanımlamanız ve bu şekilde anmanızdan da ayrıca büyük bir yine mutluluk duyuyorum. Ve sizi çok takdir ediyorum. Bundan dolayı da hepinize tebriklerimi sunuyorum.
İşte tarihten gelen o büyük dostluğu, bu okullarda yetişen siz gençler, sizler bugün pekiştireceksiniz. Bugünkü modern dünyada ilişkileri güçlü tutmanın, dayanışmayı güçlü tutmanın en güzel yolu, sizler vasıtasıyla olacaktır. Ve az önce, okulunuza girerken, ilkokulda, lisede, ortaokulda okuyan kızlı-erkekli çocukların elinde, Türk ve Arnavut bayraklarını beraber gördüğümde, hepsinin Türkçe bizi "Hoş geldiniz" diye karşılamaları, bizlere gerçekten derin hisler vermiştir. Ve derinden de hem onurlandırmıştır hem de gururlandırmıştır.
Biraz önce burada, sizin başta takdimi yapan arkadaşınız başta olmak üzere, burada güzel şarkılar okuyan Arnavut gençleri de Türk-Arnavut dostluğunu pekiştiren, güçlendiren ve geleceğe taşıyan insanlar olarak bizlere çok büyük ümit vermiştir. Bundan dolayı da, başta öğretmenler olmak üzere bu eğitim müesseselerine emeği geçen, katkısı geçen herkese, ayrıca buralara en büyük desteği veren değerli Türk işadamlarına, -aranızda görüyorum onların büyük bir kısmını- hepsine şükranlarımı sunuyorum. Hepsini tebrik ediyorum.
Bundan 18 sene önce Mehmet Akif Lisesi'nin açılışında, o zamanki Türk Cumhurbaşkanı Turgut Özal bulunmuş. Biraz önce ekranda da gördünüz. Şimdi de 18 sene sonra, yine bir Türk Cumhurbaşkanı olarak benim, şimdi artık lise değil üniversite, Epoka Üniversitesi'nin yeni kampüsünün temelini atıyor olması da herhalde anlamlıdır. Bundan da ben büyük bir mutluluk duyuyorum. Gurur duyuyorum. Ve inanıyorum ki bu üniversite, Arnavutluk'un en seçkin üniversitelerinden birisi olarak, Arnavut gençlerine, bütün Balkanlardaki gençlere en güzel hizmeti sunacaktır. Onlara en büyük hizmeti sunacaktır; en büyük katkıyı verecektir. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyorum ve emeği geçen herkesi, tekrar huzurunuzda tebrik ediyorum.
Şüphesiz ki, Türkiye ile Arnavutluk arasında birçok alanda büyük işbirliği vardır. Ben, Harp Akademilerine gittiğimde, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne gittiğimde, Polis Akademisine gittiğimde, onların mezuniyet törenlerine katıldığımda, oralarda çok başarılı Arnavut gençlerini görürüm. Ve onların diploma törenlerine katılırım. Ve bundan ilişkilerimizin ne kadar sağlam olduğunu her zaman görürüm.
Bugün de işte bu lisede, daha sonra üniversitede, bütün buralarda siz gençlerin, Türk ve Arnavut dostluğunu en sağlam şekilde taşıyacağınıza eminim. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bu ziyaretim vesilesiyle, sizlerle beraber olmaktan, bu güzel üniversitenin, -biraz önce kampusuyla ilgili bilgiler de aldım, havaalanından gelirken yolda, havaalanı yolu üzerinde, inşaatı da gördüm- merasimlerinde bulunmaktan da büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bir dahaki geldiğimizde, inanıyorum ki bu üniversitenin hızlı şekilde geliştiğini ve Arnavutluk'a en güzel hediye olduğunu göreceğiz. Arzu ederim ki, o zaman o üniversitede bu toplantıları hep beraber yapalım. Liseden mezun olan birçok gencin orada öğrenci olduğunu hep beraber görelim. Bu ziyaretimi zenginleştiren bir unsur oldu, bu merasim.
Ben tekrar, emeği geçen herkese, desteği olan herkese, bütün iş adamlarına, bütün öğretim üyelerine, Sayın Rektör başta olmak üzere, bütün öğretim elemanlarınıza hep selamlarımı sunuyorum, tebriklerimi sunuyorum ve hepinize başarılar diliyorum. Ve ayrıca şükranlarımızı ve teşekkürlerimi bir kez daha tekrarlayıp, başarılarınızın devamını diliyorum, sağ olun.
