Eğirdir Kervansaray'da Halkla Buluşmada Yaptıkları Konuşma
11.03.2010
"Sevgili Vatandaşlarım,
Eğirdir'in Çok Saygıdeğer İnsanları,
Hepinizi sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.
Cumhurbaşkanınız olarak, bugün Isparta'yı ziyaret ediyorum. Isparta ve bütün bu bölge, ülkemizin en şirin bölgelerinden birisidir. Sadece Eğirdir Gölü'nü değil, Yedigöller'i, bütün güzel gölleri hep bünyesinde barındıran, Türkiye'nin en güzel bölgelerinden birisidir. Cenab-ı Allah her türlü güzellikleri vermiş buraya.
Burayı ziyaret ederken, size de uğramazlık edemezdim. Dolayısıyla bugün Eğirdir'de, -kısa da olsa- sizlerle beraber olmaktan gerçekten büyük bir mutluluk duyuyorum.
Sabah Isparta'ya gittiğimde, Vilayetimizi, Belediyemizi, Süleyman Demirel Üniversitesi'ni, Garnizonumuzu ziyaret ettim. Oralarda Isparta'yla ilgili, sizlerle ilgili çok geniş bilgiler aldım. Bunların bir kısmı takip edilecek şeyler, bir kısmı talimatlar verilecek şeyler. Ama şunu ifade etmek istiyorum ki: Burada çok güzel bir hava gördüm. Burada, önce, bütün vatandaşlarımın büyük bir sevgi ve saygı içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca buradaki bütün siyaset adamlarının büyük bir dostluk içerisinde, elbirliği içerisinde; bütün partilerin, herkesin, Isparta'nın bu bölgenin iyiliği ve güzelliği için büyük bir işbirliği içerisinde çalıştıklarını gördüm. Bundan dolayı hepsini tebrik ediyorum.
Ayrıca, ziyaret ettiğim Isparta Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, gerçekten o da büyümüş bir üniversite. 50 bine yakın öğrencisi olan bir üniversite ki, Eğirdir ilçesinde Su Ürünleri Fakültesi ve bir de Meslek Yüksekokulu olduğunu öğrendim. Onun başarılarıyla da hep iftihar ettim.
Isparta, Türkiye'nin çok meşhur bir ilidir. Baştan, "güller diyarı" olarak bilinen bir ilimizdir. Bugün yine Vilayeti ziyaret ettiğimde gördüm ki, artık Türkiye'nin "gül bahçesi" olarak adlandırılan bir il haline gelmiş. Gerçekten çok güzel bir sembolü var. Tabii, hep büyük devlet adamları yetiştirmiş, Cumhurbaşkanı çıkartmış bir ilimizdir. Her bakımdan, böyle bir ille tabii ki kıvanç duyuyoruz.
Isparta'nın çok büyük ilçeleri de var. İşte bunlardan birisi de Eğirdir'dir. Şimdi bu göl, gerçekten, Cenab-ı Allah ne kadar güzellik vermiş. Siz ne kadar güzel bir beldede, ne kadar güzel bir çevrede yaşıyorsunuz. Ama şimdi şu karşıda bir yazı görüyorum: "Eğirdir bir hazinedir, kıymeti bilinmelidir." Bunu kim yazdıysa, güzel yazmış. Bu gölün kıymetini hem devlet olarak, bütün kamu kurumları olarak biz bilmeliyiz hem de bütün halk olarak sizler en güzel şekilde bilmelisiniz.
Burası, yukarıdan, uçaktan görünce ayrı bir güzellik, çevreden bakınca ayrı bir güzellik. Gerçekten bu güzelliği muhafaza etmek gerekir. Buralar, doğrusu bir hazinedir, buralar bir cennet gibi. Yeryüzünün cennetinin işte en güzel örnekleridir. O nedenle, her bakımdan bu gölü korumak gerekir. Bununla ilgili ne gerekiyorsa, devlet kurumlarımızın her şeyi yapmaları gerekir.
Sayın Çevre Bakanımız burada güzel şeyler anlattı. Muhakkak ki hükümet her türlü dikkati gösterecektir, belediyeler ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır, diğer kamu görevlileri, kurumları ellerinden gelen her şeyi yapacaktır ve bu gölün güzelliği bozulmayacak, çevresiyle birlikte daha da güzel olacaktır. Çünkü buralar sadece sizlere ait değildir, buralar hepimize aittir.
Hatta buralar, inanıyorum ki, yakın zamanda, yabancılar için de çok cazip ve çok ilgi çeken bir yer olacaktır. Nasıl Antalya bugün turistler için en çok gidilen merkezse, buraları güzelliklerini bozmadan bütün dünyaya tanıttığımızda, inanıyorum ki, buraya da çok sayıda yabancı gelecektir, buraların ekonomisine çok büyük katkıları olacaktır ve buraların gelişmesine çok büyük yine katkılar sağlayacaklardır. Bunu hep beraber, elbirliği içerisinde başaracağız.
Unutmayalım ki, atalarımız bu güzelliği bize böyle getirip emanet etmişler. Bizim de bu güzelliği daha da güzelleştirerek gelecek nesillere, çocuklarımıza devretmemiz, onlara emanet etmemiz gerekir.
O bakımdan, çevre başta olmak üzere, bütün dikkat edilmesi gereken konulara, hep beraber çok dikkat etmemiz gerekmektedir.
Isparta'ya gelince, tabii Isparta'yı sadece gül diyarı olarak görmemek gerekiyor. Aslında Isparta'nın sembolü gül. Üniversitenin de, adı Süleyman Demirel Üniversitesi ama, amblemi gül. Her yerde gülleri gördüm.
Buraya gelmeden önce bilgi aldığımda öğrendim ki -açıkça burada itiraf edeyim hepinizin önünde- Isparta'da gülün de önüne geçen bir ürün var, şurada gördüğümüz rengârenk elmalar var. Elmacılığın da Isparta ekonomisinde ne kadar önemli olduğunu görüyorum. Kısa süre içerisinde, Türkiye'nin elma üretiminin yüzde 20'sini Isparta ve çevresinin üretiyor hale gelmesi, gerçekten büyük bir başarıdır.
Bu şunu göstermektedir ki: Eğer gerçekten tutacak olan, geleceği olan bir şey, en iyi şekilde tanıtılırsa, halk onun kıymetini biliyor ve sahipleniyor. 50 sene önce Isparta'da elmacılık diye bir olay var mıydı Vali Bey? Yoktu. Münferit, her yerde olduğu gibiydi. Demek ki, o zamanlar buraya bunu getirip tanıtanlar, bu işin burada tutacağını iyi keşfetmişler ve neticede bugün Isparta için çok büyük bir gelir kaynağı haline gelmiş. Bunu en güzel şekilde desteklemek lâzım. Bunun pazarlarını en güzel şekilde bulmak lâzım. Bunun ihracıyla ilgili bütün çalışmaları yapmak lâzım ki, nihayette Isparta halkının geliri artsın ve bütün hanelere daha çok bir gelir kaynağı olabilsin.
Tabii bunun dışında Isparta'da çok güzel bir havaalanınız var. Isparta'da şimdi bir demiryolu var ama, eskiden beri çalışmıyor. Yakında inşallah bunlar da hep faaliyete geçecek. Yollarınız, gördüğünüz gibi, her tarafa artık çift yol olarak bağlanıyor, 3 saat içerisinde Ankara'ya gidiyorsunuz. İstanbul yolu, aynı şekilde, öyle değil mi?
"Uluborlu kirazını da tabii unutmayın" diyor Sayın Vali. Onun da tadını biliyoruz. Şüphesiz ki, kiraz mevsimi gelince, eminim ki o da yine Isparta için çok büyük bir gelir kaynağı olacaktır.
Buradaki Dağ Komando Okulu, sizler için herhalde büyük bir gurur kaynağıdır. Hepimiz için büyük bir gurur kaynağıdır. Çok önemli görevler yapıyorlar. O çocuklarımıza, gençlerimize, askerlerimize, sizin ev sahipliği yapıyor olmanız, onların eğitimlerini burada alıyor olmaları, sizler için elbette ki gurur vericidir. Geliyorlar, buralarda eğitiliyorlar ve ondan sonra görevlerine gidiyorlar. Buralardan en güzel hatıralarla ayrılıyorlar. Onları bağrınıza basmış olmanız da, sizin için tabii ki büyük bir gurur kaynağıdır, büyük bir şereftir. Onlar da, sizin buradaki bu sıcak kucaklamanızla daima hep mutlu olacaklardır.
Değerli Vatandaşlarım,
Türkiye ileriye gidiyor; bundan hiç şüpheniz olmasın. 10 sene, 20 sene önceki halimizle kıyasladığımızda, hepimizin evinde güzel şeylerin olduğunu, hepimizin ilçelerinde, illerinde, bütün memleketimizde çok güzel şeylerin olduğunu hep beraber görüyoruz.. Zaman zaman bazı problemler olsa da, bunların hepsi aşılacak ve hepsi geride kalacak meselelerdir. O bakımdan hepimizin geleceğe bakması lâzım, hepimizin önümüze bakması lâzım, hepimizin çok çalışması lâzım ki, önce ailemize, sonra memleketimize hep faydalı olalım.
Dedikodularla, lüzumsuz şeylerle çok vakit de geçirmemek gerekir. Esas, elle tutulan işlere bakmak lâzım. Diyelim ki hep konuşuruz ama, bu yolları yapmazsak, sıkıntıları çekmeye devam ederdik.
Ne güzel, işte gördüğünüz gibi, yollar yapılıyor. Ne güzel, yeni yeni imkânlar ortaya çıkıyor. Gördüğünüz gibi, gölün daha iyi kullanılabilmesiyle ilgili çalışmalar bir taraftan devam ediyor.
Bunlar da hepsi devamlı işlerdir, kalıcı işlerdir. Hepimizin bu kalıcı işlere kendimizi yöneltmesi lâzım.
Bir de şu çok önemli tabii: Birbirimize saygı göstermemiz ve birbirimizi sevmemiz gerekir. Eğer biz birbirimize saygı göstermezsek, biz birbirimizi sevmezsek, o zaman başkaları bize hiç saygı göstermezler. Onun için, daima sağduyulu olmamız gerekir, daima hoşgörülü olmamız gerekir ve yeri geldiğinde de kendimizi başkalarının yerine koyarak, bütün olaylara öyle bakmamız gerekir. Böyle olduğunda, inanıyorum ki, memleketimizin de bütün sorunları çok daha kolay bir şekilde hallolacaktır. Şundan emin olun ki; devletimiz, milletimiz, bütün kurumlarımız hep emrinizdedir. Her şey, geleceğimizin daha iyi olmasıyla ilgilidir. Dolayısıyla, ümitvar olun, sakın karamsarlıklara hiç kapılmayın. Sıkıntılar olabilir ama, bunların hepsinin de geçici olduğunu bilin.
Ne kadar güzel okullarımız var. Şimdi, vilayette bilgi aldım okullarla ilgili, sağlık kurumlarıyla ilgili. Bunların hepsi çok memnuniyet verici derecede gelişme göstermektedir. Sadece, Süleyman Demirel Üniversitesi içinden 2 tane mi üniversite çıkarttınız siz? 2 tane de yeni üniversite hazırlıyorlar. 50 bin öğrencileri var, 1500'e yakın öğretim üyeleri var. Bütün bunlar işte, hepimizin hayal ettiği güzel şeylerdir. O bakımdan, geleceğe -tekrar söylüyorum- güçlü bakın, geleceğe çok ümitli bakın.
İnşallah hep beraber memleketimizi, ülkemizi çok daha güzel yerlere getireceğiz. Eğirdir'le ilgili tekrar söylemek istiyorum, burası, dünyanın cenneti. İnsanların buradan şöyle geçip giderken veya uçakla şöyle geçerken baktığında; "Ya ben de buralarda yaşasam!" diyebileceği çok güzel yerler.
Onun için, buraların da kıymetini sizler gerçekten bilin ve mutluluğunuzu asla bozmayın.
Hepinize tekrar sevgilerimi sunuyorum, muhabbetlerimi sunuyorum.
Vali Bey, Belediye Başkanları, Kaymakamımız, herkes; sizin sorunlarınızla yakından ilgileniyor.
Değerli milletvekilleri, hepsi burada. Onlar sizin bütün meselelerinizi hep beraber, elbirliği içerisinde Ankara'da takip ediyorlar. Bugün Sayın Bakan da benimle beraber, gerek Eğirdir'in, gerekse Isparta'nın sorunlarını hep dinledik. Bunlarla ilgili hep talimatları vereceğiz ve inşallah hepsi de yerine gelecektir. Tekrar, hepinize sevgilerimi sunuyorum, muhabbetlerimi sunuyorum.
Hepinizi Allah'a emanet ediyorum. "
Eğirdir'in Çok Saygıdeğer İnsanları,
Hepinizi sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum.
Cumhurbaşkanınız olarak, bugün Isparta'yı ziyaret ediyorum. Isparta ve bütün bu bölge, ülkemizin en şirin bölgelerinden birisidir. Sadece Eğirdir Gölü'nü değil, Yedigöller'i, bütün güzel gölleri hep bünyesinde barındıran, Türkiye'nin en güzel bölgelerinden birisidir. Cenab-ı Allah her türlü güzellikleri vermiş buraya.
Burayı ziyaret ederken, size de uğramazlık edemezdim. Dolayısıyla bugün Eğirdir'de, -kısa da olsa- sizlerle beraber olmaktan gerçekten büyük bir mutluluk duyuyorum.
Sabah Isparta'ya gittiğimde, Vilayetimizi, Belediyemizi, Süleyman Demirel Üniversitesi'ni, Garnizonumuzu ziyaret ettim. Oralarda Isparta'yla ilgili, sizlerle ilgili çok geniş bilgiler aldım. Bunların bir kısmı takip edilecek şeyler, bir kısmı talimatlar verilecek şeyler. Ama şunu ifade etmek istiyorum ki: Burada çok güzel bir hava gördüm. Burada, önce, bütün vatandaşlarımın büyük bir sevgi ve saygı içerisinde olduklarını gördüm. Ayrıca buradaki bütün siyaset adamlarının büyük bir dostluk içerisinde, elbirliği içerisinde; bütün partilerin, herkesin, Isparta'nın bu bölgenin iyiliği ve güzelliği için büyük bir işbirliği içerisinde çalıştıklarını gördüm. Bundan dolayı hepsini tebrik ediyorum.
Ayrıca, ziyaret ettiğim Isparta Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi, gerçekten o da büyümüş bir üniversite. 50 bine yakın öğrencisi olan bir üniversite ki, Eğirdir ilçesinde Su Ürünleri Fakültesi ve bir de Meslek Yüksekokulu olduğunu öğrendim. Onun başarılarıyla da hep iftihar ettim.
Isparta, Türkiye'nin çok meşhur bir ilidir. Baştan, "güller diyarı" olarak bilinen bir ilimizdir. Bugün yine Vilayeti ziyaret ettiğimde gördüm ki, artık Türkiye'nin "gül bahçesi" olarak adlandırılan bir il haline gelmiş. Gerçekten çok güzel bir sembolü var. Tabii, hep büyük devlet adamları yetiştirmiş, Cumhurbaşkanı çıkartmış bir ilimizdir. Her bakımdan, böyle bir ille tabii ki kıvanç duyuyoruz.
Isparta'nın çok büyük ilçeleri de var. İşte bunlardan birisi de Eğirdir'dir. Şimdi bu göl, gerçekten, Cenab-ı Allah ne kadar güzellik vermiş. Siz ne kadar güzel bir beldede, ne kadar güzel bir çevrede yaşıyorsunuz. Ama şimdi şu karşıda bir yazı görüyorum: "Eğirdir bir hazinedir, kıymeti bilinmelidir." Bunu kim yazdıysa, güzel yazmış. Bu gölün kıymetini hem devlet olarak, bütün kamu kurumları olarak biz bilmeliyiz hem de bütün halk olarak sizler en güzel şekilde bilmelisiniz.
Burası, yukarıdan, uçaktan görünce ayrı bir güzellik, çevreden bakınca ayrı bir güzellik. Gerçekten bu güzelliği muhafaza etmek gerekir. Buralar, doğrusu bir hazinedir, buralar bir cennet gibi. Yeryüzünün cennetinin işte en güzel örnekleridir. O nedenle, her bakımdan bu gölü korumak gerekir. Bununla ilgili ne gerekiyorsa, devlet kurumlarımızın her şeyi yapmaları gerekir.
Sayın Çevre Bakanımız burada güzel şeyler anlattı. Muhakkak ki hükümet her türlü dikkati gösterecektir, belediyeler ellerinden gelen her şeyi yapacaklardır, diğer kamu görevlileri, kurumları ellerinden gelen her şeyi yapacaktır ve bu gölün güzelliği bozulmayacak, çevresiyle birlikte daha da güzel olacaktır. Çünkü buralar sadece sizlere ait değildir, buralar hepimize aittir.
Hatta buralar, inanıyorum ki, yakın zamanda, yabancılar için de çok cazip ve çok ilgi çeken bir yer olacaktır. Nasıl Antalya bugün turistler için en çok gidilen merkezse, buraları güzelliklerini bozmadan bütün dünyaya tanıttığımızda, inanıyorum ki, buraya da çok sayıda yabancı gelecektir, buraların ekonomisine çok büyük katkıları olacaktır ve buraların gelişmesine çok büyük yine katkılar sağlayacaklardır. Bunu hep beraber, elbirliği içerisinde başaracağız.
Unutmayalım ki, atalarımız bu güzelliği bize böyle getirip emanet etmişler. Bizim de bu güzelliği daha da güzelleştirerek gelecek nesillere, çocuklarımıza devretmemiz, onlara emanet etmemiz gerekir.
O bakımdan, çevre başta olmak üzere, bütün dikkat edilmesi gereken konulara, hep beraber çok dikkat etmemiz gerekmektedir.
Isparta'ya gelince, tabii Isparta'yı sadece gül diyarı olarak görmemek gerekiyor. Aslında Isparta'nın sembolü gül. Üniversitenin de, adı Süleyman Demirel Üniversitesi ama, amblemi gül. Her yerde gülleri gördüm.
Buraya gelmeden önce bilgi aldığımda öğrendim ki -açıkça burada itiraf edeyim hepinizin önünde- Isparta'da gülün de önüne geçen bir ürün var, şurada gördüğümüz rengârenk elmalar var. Elmacılığın da Isparta ekonomisinde ne kadar önemli olduğunu görüyorum. Kısa süre içerisinde, Türkiye'nin elma üretiminin yüzde 20'sini Isparta ve çevresinin üretiyor hale gelmesi, gerçekten büyük bir başarıdır.
Bu şunu göstermektedir ki: Eğer gerçekten tutacak olan, geleceği olan bir şey, en iyi şekilde tanıtılırsa, halk onun kıymetini biliyor ve sahipleniyor. 50 sene önce Isparta'da elmacılık diye bir olay var mıydı Vali Bey? Yoktu. Münferit, her yerde olduğu gibiydi. Demek ki, o zamanlar buraya bunu getirip tanıtanlar, bu işin burada tutacağını iyi keşfetmişler ve neticede bugün Isparta için çok büyük bir gelir kaynağı haline gelmiş. Bunu en güzel şekilde desteklemek lâzım. Bunun pazarlarını en güzel şekilde bulmak lâzım. Bunun ihracıyla ilgili bütün çalışmaları yapmak lâzım ki, nihayette Isparta halkının geliri artsın ve bütün hanelere daha çok bir gelir kaynağı olabilsin.
Tabii bunun dışında Isparta'da çok güzel bir havaalanınız var. Isparta'da şimdi bir demiryolu var ama, eskiden beri çalışmıyor. Yakında inşallah bunlar da hep faaliyete geçecek. Yollarınız, gördüğünüz gibi, her tarafa artık çift yol olarak bağlanıyor, 3 saat içerisinde Ankara'ya gidiyorsunuz. İstanbul yolu, aynı şekilde, öyle değil mi?
"Uluborlu kirazını da tabii unutmayın" diyor Sayın Vali. Onun da tadını biliyoruz. Şüphesiz ki, kiraz mevsimi gelince, eminim ki o da yine Isparta için çok büyük bir gelir kaynağı olacaktır.
Buradaki Dağ Komando Okulu, sizler için herhalde büyük bir gurur kaynağıdır. Hepimiz için büyük bir gurur kaynağıdır. Çok önemli görevler yapıyorlar. O çocuklarımıza, gençlerimize, askerlerimize, sizin ev sahipliği yapıyor olmanız, onların eğitimlerini burada alıyor olmaları, sizler için elbette ki gurur vericidir. Geliyorlar, buralarda eğitiliyorlar ve ondan sonra görevlerine gidiyorlar. Buralardan en güzel hatıralarla ayrılıyorlar. Onları bağrınıza basmış olmanız da, sizin için tabii ki büyük bir gurur kaynağıdır, büyük bir şereftir. Onlar da, sizin buradaki bu sıcak kucaklamanızla daima hep mutlu olacaklardır.
Değerli Vatandaşlarım,
Türkiye ileriye gidiyor; bundan hiç şüpheniz olmasın. 10 sene, 20 sene önceki halimizle kıyasladığımızda, hepimizin evinde güzel şeylerin olduğunu, hepimizin ilçelerinde, illerinde, bütün memleketimizde çok güzel şeylerin olduğunu hep beraber görüyoruz.. Zaman zaman bazı problemler olsa da, bunların hepsi aşılacak ve hepsi geride kalacak meselelerdir. O bakımdan hepimizin geleceğe bakması lâzım, hepimizin önümüze bakması lâzım, hepimizin çok çalışması lâzım ki, önce ailemize, sonra memleketimize hep faydalı olalım.
Dedikodularla, lüzumsuz şeylerle çok vakit de geçirmemek gerekir. Esas, elle tutulan işlere bakmak lâzım. Diyelim ki hep konuşuruz ama, bu yolları yapmazsak, sıkıntıları çekmeye devam ederdik.
Ne güzel, işte gördüğünüz gibi, yollar yapılıyor. Ne güzel, yeni yeni imkânlar ortaya çıkıyor. Gördüğünüz gibi, gölün daha iyi kullanılabilmesiyle ilgili çalışmalar bir taraftan devam ediyor.
Bunlar da hepsi devamlı işlerdir, kalıcı işlerdir. Hepimizin bu kalıcı işlere kendimizi yöneltmesi lâzım.
Bir de şu çok önemli tabii: Birbirimize saygı göstermemiz ve birbirimizi sevmemiz gerekir. Eğer biz birbirimize saygı göstermezsek, biz birbirimizi sevmezsek, o zaman başkaları bize hiç saygı göstermezler. Onun için, daima sağduyulu olmamız gerekir, daima hoşgörülü olmamız gerekir ve yeri geldiğinde de kendimizi başkalarının yerine koyarak, bütün olaylara öyle bakmamız gerekir. Böyle olduğunda, inanıyorum ki, memleketimizin de bütün sorunları çok daha kolay bir şekilde hallolacaktır. Şundan emin olun ki; devletimiz, milletimiz, bütün kurumlarımız hep emrinizdedir. Her şey, geleceğimizin daha iyi olmasıyla ilgilidir. Dolayısıyla, ümitvar olun, sakın karamsarlıklara hiç kapılmayın. Sıkıntılar olabilir ama, bunların hepsinin de geçici olduğunu bilin.
Ne kadar güzel okullarımız var. Şimdi, vilayette bilgi aldım okullarla ilgili, sağlık kurumlarıyla ilgili. Bunların hepsi çok memnuniyet verici derecede gelişme göstermektedir. Sadece, Süleyman Demirel Üniversitesi içinden 2 tane mi üniversite çıkarttınız siz? 2 tane de yeni üniversite hazırlıyorlar. 50 bin öğrencileri var, 1500'e yakın öğretim üyeleri var. Bütün bunlar işte, hepimizin hayal ettiği güzel şeylerdir. O bakımdan, geleceğe -tekrar söylüyorum- güçlü bakın, geleceğe çok ümitli bakın.
İnşallah hep beraber memleketimizi, ülkemizi çok daha güzel yerlere getireceğiz. Eğirdir'le ilgili tekrar söylemek istiyorum, burası, dünyanın cenneti. İnsanların buradan şöyle geçip giderken veya uçakla şöyle geçerken baktığında; "Ya ben de buralarda yaşasam!" diyebileceği çok güzel yerler.
Onun için, buraların da kıymetini sizler gerçekten bilin ve mutluluğunuzu asla bozmayın.
Hepinize tekrar sevgilerimi sunuyorum, muhabbetlerimi sunuyorum.
Vali Bey, Belediye Başkanları, Kaymakamımız, herkes; sizin sorunlarınızla yakından ilgileniyor.
Değerli milletvekilleri, hepsi burada. Onlar sizin bütün meselelerinizi hep beraber, elbirliği içerisinde Ankara'da takip ediyorlar. Bugün Sayın Bakan da benimle beraber, gerek Eğirdir'in, gerekse Isparta'nın sorunlarını hep dinledik. Bunlarla ilgili hep talimatları vereceğiz ve inşallah hepsi de yerine gelecektir. Tekrar, hepinize sevgilerimi sunuyorum, muhabbetlerimi sunuyorum.
Hepinizi Allah'a emanet ediyorum. "
