"Ekselans, Sayın Cumhurbaşkanı,
Değerli Misafirler,
Eşim ve ben İrlanda'dan ülkemize gerçekleştirilen Devlet Başkanı düzeyindeki bu ilk resmi ziyarete evsahipliği yapmaktan; Zat-ı Devletlerini, muhterem eşinizi ve heyetinizi evimizde misafir etmekten büyük memnuniyet ve kıvanç duyuyoruz. Bunu, özel bir ayrıcalık addediyoruz.
Bu vesileyle, Zat-ı Devletlerinin şahsında Türk halkının dostane hisler beslediği İrlanda halkını en halisane duygularla selâmlıyorum.
Türkler ve İrlandalılar, geleneksel olarak birbirleri hakkında çok olumlu kanaatlerin sahibi olmuşlardır. Gerçekten de iyi dostlarız ve bugün ilişkilerimizi her alanda daha ileri götürmek yolunda gayret göstermemiz için her türlü sebep mevcuttur. Daha içerikli ve yakın ilişkilerden ülkelerimizin karşılıklı fayda sağlayacağı muhakkaktır.
Bu ortak anlayışı ortaya çıkartan tarihî nedenler hakkında bir örnek vermek isterim:
İrlanda Ulusal Meclisi 1921 yılı Ocak ayında, o sırada halen Milli Mücadelemize önderlik etmekte olan TBMM ile İrlanda davasını anlatmak üzere temas kurmuştur. Bu yüzden de, şimdi TBMM'nin birkaç kilometre uzağında size hoşgeldiniz demek gerçekten bizim için çok özel bir andır.
Uluslarımız, yaklaşık doksan yıl sonra, birçok imkanın farkında olarak, ilişkilerimizin çok daha ileri götürülmesini arzulamaktadır.
Sayın Cumhurbaşkanı,
İrlanda'nın Avrupa forumlarında Türkiye'ye vermekte olduğu desteği büyük takdirle karşılıyoruz. AB'ne tam üyeliğimizi doğal bir hak olarak görmekteyiz. Türkler, Ondördüncü Yüzyıldan itibaren Avrupa'da yaşamaya başladılar ve o tarihten bu yana tarihimizin çok önemli bir bölümü Avrupa'da yazıldı.
Türkiye'nin, geniş bölgesinde barış, refah ve istikrar şartlarının güçlenmesi yönündeki sürekli gayretlerini bugünkü görüşmelerimizde size bizzat aktarabilmiş olmaktan dolayı mutluyum. Türkiye'nin, bölgedeki tarihsel bağları, her geçen gün daha önemli hale gelmektedir. Takdir edeceğiniz üzere, bu gayretlerimiz Avrupa için de önem taşımaktadır. Küreselleşmiş dünyamızda her şey çok süratli cereyan ediyor ve maalesef her türlü istikrarsızlık belki de birkaç saat içinde dünyanın her köşesinde kendini hissettiriyor.
İşte böyle bir dünyada Türkiye gayretlerini, donmuş ihtilâf ve açık çatışmaların yerlerini istikrarın ve barışın kalıcı koşullarına bırakmalarını sağlamak yönünde sürdürmektedir. Bu kapsamda, Avrupa'nın daha fazla güvenlik ve refaha kavuşmasında Türkiye önümüzdeki dönemde de çok değerli bir rol oynamaya devam edecektir.
Sayın Cumhurbaşkanı,
İrlanda'nın, dünya edebiyatına büyük yazarlar ve şairler hediye etmiş bulunması tesadüf olmasa gerektir. Zira, benim de bizzat yerinde müşahede ettiğim gibi, Zümrüt Adanız, insanlarınızın sıcaklığı ve tarihi birikiminiz şüphesiz sanatçılarınıza ilham kaynağı oluşturmaktadır.
Nobel ödülü alanlar dahil, çok sayıda dünya çapında ünlü yazar ve şairleriniz, Türkiye'de de sevilmekte ve eserleri okunmaktadır.
İrlanda, dünya edebiyatının yanısıra, dünya siyasetine de önemli şahsiyetler kazandırmıştır.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Yarın ziyaret edeceğiniz Çanakkale'nin tarihimizde çok önemli bir yeri bulunmaktadır. Türkler ve İrlandalılar, Çanakkale'de birbirlerini saygın ve yürekli askerler olarak tanıdılar. Orada, Birinci Dünya Savaşı sırasında hayatlarını kaybeden İrlandalı askerlerin anısına yarın bir plaket yerleştireceksiniz.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün bir fotoğrafının, Zat-ı Devletlerinin çocukluk evinde, İrlanda ulusunun kalbinde ve anılarında özel yer kazanmış olan İrlandalı kahramanların fotoğrafları arasında yer aldığını öğrenmekten büyük memnuniyet duydum.
Size, Sayın Cumhurbaşkanı, kendinizi gerçekten de evinizde hissetmeniz gereken bu ülkeye tekrar kalben hoşgeldiniz diyorum. Halklarımızın da hakettiği gibi, ülkelerimiz arasında daha güçlü bir ortaklığın tesisi için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Sayın Cumhurbaşkanı,
Zat-ı Devletlerini ve muhterem eşinizi Türkiye'de ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti yineliyorum. Kadehimi sağlık ve mutluluğunuza, dost İrlanda halkının refah ve esenliğine, dostluk ve işbirliği ilişkilerimizin parlak geleceğine kaldırıyorum."