Lozan Barış Antlaşması'nın İmzalanmasının 91. Yıl Dönümü

Sayın Cumhurbaşkanımızın Lozan Barış Antlaşması’nın İmzalanmasının 91. yıl dönümü münasebetiyle yayımladıkları mesajları aşağıda sunulmaktadır:

“Bugün, Cumhuriyetimizin temel kurucu belgesi olan Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanmasının 91. yıldönümünü kutluyoruz.

Ulusumuzun verdiği büyük mücadeleyle savaş ve işgal karanlığından çıkışının nihai zafer belgesi niteliğinde olan Lozan Antlaşması, aynı zamanda ülkemizi dünya milletler ailesinin onurlu ve bağımsız bir üyesi olarak tescil etmiştir.

İnsanlığın yaşadığı en büyük yıkımlardan birini ve tarifsiz acıları getiren Birinci Dünya Savaşı’nın ilk kıvılcımının çakmasının üzerinden yüz yıl geçmiştir. Bu savaşın bitiminde mağluplara çok ağır koşullarda dikte ettirilen anlaşmalar hakiki barışı inşa edememiştir. Nitekim, 1918’de imzalanan anlaşmalardan halen yaşayabilen kalmamıştır. Aziz milletimiz ise kendisine dayatılmak istenen Sevr Anlaşmasını reddederek, kurtuluş mücadelesini başlatmış, böylece, tarih boyunca üzerine titrediği bağımsızlığını elinden almaya yeltenenlere en güzel cevabı vermiştir.

1911 Trablusgarp Harbiyle başlayan, 1912-1913 yıllarında Balkan Harplerinin bütün yıkımıyla devam eden ve memleketin her ocağına ateş düşüren savaşların ardından Lozan Antlaşması sonrasında kurulan Türkiye Cumhuriyeti, barışın değerini çok iyi bilmiştir.

Milli bağımsızlık mücadelemizi bu müstesna diplomatik zaferle taçlandırmamız neticesinde kazandığımız özgüven temelinde izlediğimiz dış politika, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin çalkantılı bir uluslararası ortamda sulh içinde kalmasını ve bölgesinde barışa hizmet etmesini sağlamıştır.

Bu süre zarfında Türkiye, içeride tarihi kalkınma ve ilerleme hamlelerini, dışarıda ise çağdaş ve barışçı ideallerini daha da etkin şekilde hayata geçirmeye muvaffak olmuştur.

Günümüzde, yakın coğrafyamızda yoğunlaşan istikrarsızlık unsurlarının bertaraf edilmesi hususunda ülkemizin, sorumluluklarını müdrik, barıştan yana, yapıcı ve öngörülü dış politika izlemesinin önemi artmıştır.

Bugün dünyanın önde gelen ekonomilerinden biri olma sıfatıyla G-20 üyesi olan, sanayi ve teknoloji yapısını geliştirmiş, katılımcı ve çoğulcu demokrasisini güçlendirmiş, AB tam üyeliğine aday bir ülke olarak Türkiye’nin bu kazanımlarını daha da ileri taşıma, en ileri insan hakları ölçülerini uygulama, tüm unsurlarıyla birlikte toplumsal barışı daim kılma ve hızlı ekonomik kalkınmanın sürdürülebilirliğini sağlama yönünde yol almaya devam edeceğinden kuşku duyulmamalıdır.

Ulusumuzun siyasi ve iktisadi bağımsızlığını tescil eden Lozan Barış Antlaşması'nın imzalanmasının 91. yıl dönümünü bu duygularla yürekten kutluyor; Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, dönemin Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerini, Lozan görüşmelerini yürüten değerli devlet adamı İsmet İnönü’yü ve başkanlığındaki heyetin mümtaz üyelerini saygı ve rahmetle anıyorum.”